Danimarkada yaşayan ve hiç görmediği Türk babasına kavuşan Thomas Knudtsen, o anları İhlas Haber Ajansına (İHA) anlattı
Danimarkada yaşayan ve hiç görmediği Türk babasına kavuşan Thomas Knudtsen, o anları İhlas Haber Ajansına (İHA) anlattı. Babasına kızgın olduğunu ifade eden Knudtsen, "Babamla 52 yıl önce tanışsaydım Türkçe konuşuyor olabilirdim" dedi.
Danimarkanın başkenti Kopenhag yakınlarındaki Stevns kasabasında yaşayan 52 yaşındaki Thomas Knudtsen, ülkesinde başvurduğu bir televizyon kanalı aracılığıyla hiç görmediği Türk babasına kavuşmuştu. Önce 250 kişilik bir aileye, ardından da hiç görmediği babasına kavuşan Knudtsen ve babası Mehmet Hüseyin Londrada bir araya geldi. Knudtsen ve babası o anları İHA mikrofonuna anlattı.
Hüseyin, 1962 yılında Danimarkaya gittiğini ifade ederek, "1964 Thomasın annesi ile tanıştım. Bir süre birlikte yaşadık. Bir yıllığına gelmişti daha sonra ayrıldık. Gittikten bir yıl sonra Thomasın fotoğrafını gönderdi. Oğlun oldu diyerek mektup gönderdi. O zamanlar eşimle yeni tanışmıştım. Eşim okudu. Oğlun olmuş dedi. Durumumuz iyi değildi, İngilizcem iyi değildi. O şekilde kaldı" ifadelerini kullandı.
Herkese Danimarkada oğlu olduğunu söylediğini ancak kimsenin kendisine inanmadığını ifade eden Hüseyin, "Bir baktım Kıbrıstan telefon geldi. Kız kardeşim gazetelerde fotoğrafın var. Danimarkada oğlun seni arıyor dedi. Tuhaf hissettim" ifadelerini kullandı. Oğlu ile ilk konuştuğunda mutlu olduğunu belirten Hüseyin, "Geldi tanıştık kendisiyle. Kıbrısta annemle görüştü. Londraya geldi, beni gördü. Kız kardeşiyle tanıştı" ifadelerini kullandı.
"Heyecan verici"
Abisi ile bir araya gelen kız kardeşi ise, heyecan verici bir durum olduğunu ifade ederek, "Tek çocuk olarak büyüdüm ve uzun bir süre tek başımaydım. Yıllar sonra bir abim oldu. Nasıl biridir, ailesi nasıldır, neler bekliyor düşünceleriyle biraz gergindim. Ama yine de heyecan verici" dedi.
"Yollara düştüğümüzde de babamı bulabileceğime inanmadım"
Yıllar sonra babasına kavuşan Thomas Knudtsen ise, eşinin neden babasını bulmadığını sorması üzerine babasını aramaya başladığını söyledi. "Hayatım boyunca tek çocuk olarak yaşadım" diye Knudtsen, yaşananları şu şekilde anlattı:
"Hiçbir zaman bir babam olmadığını düşünmedim. Yaklaşık 12 yıl önce yıl eşimle tanıştığımda babanı bulalım dedi. Bulalım dedim. 10 yıl önce eşim araştırmaya başladı. Türkiyede babamı tanıyanlar var mı diye çevresine sordu. Birileri babamın adını biliyor mu, fotoğrafı var mı diye soruyordu. Ancak bir sonuç alamadık. Yıllar sonra televizyon programına başvurduk. Onu bulmak için yollara düştüğümüzde de babamı bulabileceğime inanmadım. Kıbrısa gittiğimizde çok şey oldu ve babamın hayatta olabileceğini düşünmeye başladım. Beni görmek isteyip istemeyebilirdi. Daha sonra aile ile tanıştım. Bana babamın hayatta olduğunu ve Londrada yaşadığını söylediler. Bunu duyunca çok sevindim"
"Çok değişik hisler içindeydim"
Knudtsen ilk anları anlatırken, "Çok değişik hisler içindeydim. Neden bilmiyorum. Hiç babam olmamıştı. Bana benziyordu, benim gibi konuşuyordu. Mükemmel bir histi" dedi. Günlük hayatında ağlayan biri olmadığını ancak babası ile tanıştığında gözyaşlarını tutamadığını anlatan Knudtsen, "52 yılımı kaybettim. Kıbrısta olabilirdim, Londrada olabilirdim, tatillerimi babamla geçirebilirdim. Ona biraz kızgınım. Babamla 52 yıl önce tanışsaydım Türkçe konuşuyor olabilirdim, ailemle konuşuyor olabilirdim, burada yaşıyor olabilirdim. Çok şey kaybettim ama artık bir kız kardeşim var" ifadelerini kullandı.
Knudtsenin annesi hayatını kaybettiğine çok üzüldüğünü ifade eden Hüseyin, "Çok üzüldüm. Güzel zamanlarımız geçti. Kendisini görmek isterdim. Oğlumu bulduğum için çok mutluyum. Kaybettiğim annesidir, son zamanlarını görmediğim için çok üzgünüm. Artık her şey güzel geçer, hepsi güzel karşıladı. Annem kucağına aldı. Güzel günler geçirdik. Ancak böyle bir şey olduğunu sonradan öğrendim. Gidemezdim. Danimarkaya gidecek, annesini arayacak durumum yok. Evli ise problem çıkmasın diye aramadım. Yuvamı kurmuştum, her zaman düşündüm ama fazla karışmadım. Ama o geldi beni buldu" ifadelerini kullandı.
Neler olmuştu?
1964 yılında Londrada İngiliz bir ailenin yanında çocuk bakıcısı olarak çalışan Danimarkalı Bodil Knudsen, 1965 yılında Danimarkaya dönünce hamile olduğunu anlamış ve eşi Mehmet Hüseyine durumu anlatmıştı. Ancak Mehmet Hüseyin Danimarkada doğan oğlu Thoması hiç görmemişti. Thomas Knudtsen annesini yaklaşık 10 yıl önce kaybetmişti. Thomas Knudtsen, televizyon ekibi ile önce Londraya gitmiş, ancak Londrada babasının izine rastlayamamıştı. Babasının Kıbrıs Türkü olduğunu söyleyen Knudtsen, televizyon ekibi ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine giderek nüfus müdürlüğünden araştırma yaptırmış ancak burada da bir sonuç alamayınca Kıbrıs gazetesine, babasının gençlik resminin yer aldığı bir ilan vererek beklemeye başlamıştı. İlanın yayınlandığı gün bir kadın, Knudtseni arayarak halası olduğunu ve kendisini görmek istediklerini söylemişti.
Lefkoşa Bölgesinde Güzelyurt ilçesine bağlı Gaziveren köyünde oldukça duygu yüklü anların yaşandığı aile buluşmasında Thomas Knudsten babasının yaşadığını, Londrada oturduğunu ve babasının 10 kardeşi olduğunu öğrenmişti. Babaannesiyle de karşılaşan Thomas Knudtsen Kıbrıstaki aile buluşmasında 250 kişilik yeni bir Türk ailesine kavuşmuştu. Kıbrıstaki ilk karşılaşmanın ardından hemen Londraya giden Thomas Knudtsen, Tottenhamda eşiyle birlikte yaşayan 74 yaşındaki babasıyla karşılaşmış ve burada üvey kız kardeşine de "merhaba" demişti.