İzmirde, 42 yıl önce açılan küçük bir işletme 11 şubeye ulaşıp kentin sayılı lokantaları arasına girmeyi başarırken, şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Rahmanoğlu başarı öykülerini anlattı
İzmirde, 42 yıl önce açılan küçük bir işletme 11 şubeye ulaşıp kentin sayılı lokantaları arasına girmeyi başarırken, şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Rahmanoğlu başarı öykülerini anlattı.
İzmirde, 42 yıl önce kurulan küçük bir işletme zaman içerisinde büyüdükçe büyüdü. Şuanda 11 şubeye kadar ulaşan işletme, bu süre zarfında da İzmirin sayılı lokantaları arasına girdi. Restoranlar üçüncü kuşak torunlar tarafından faaliyetlerine devam ederken, Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Rahmanoğlu Kaan Rahmanoğlu başarı öyküleri hakkında bilgi verdi. Rahmanoğlu, "Dönerci Orhan, dedem ve babam tarafından İzmirde kuruldu. Daha sonra işletmeyi üçüncü nesil olarak ben aldım. Lokantamız 2007 yılında kurumsallaşma yoluna gitti. Şimdi ise 11 şube ile hizmet veriyoruz. Önümüzdeki bir yıl içinde 20 şubeye ulaşmayı planlıyoruz. Beş 5 yıl içinde Türkiye markası, on içinde de Avrasya da marka olma hedefimiz var. Başarıya ulaşmak, insanın hedeflediği yoldan ilerlerken maddi ve manevi karşılığını alıyor olması tarif edilemez bir duygu. Bu noktaya gelmek sadece bir hayaldi. Faaliyetimize küçük bir dükkan ve küçük bir imalathaneyle başladık. Kısa sürede büyük bir başarı kazandık dedi.
Başarılarının müşteri memnuniyetinden kaynakladığını söyleyen Rahmanoğlu, "İzmir gibi zorlu bir pazarda bu kadar kısa sürede büyümek büyük bir başarı. Bizim için ürün oluştururken en önemli etken kaliteli ham madde kullanmaktır. Biz elimizden geldiğince, Türkiye standartlarında bulunabilecek en iyi etlerle, en iyi ham maddelerde ürünlerimizi oluşturuyoruz. Etlerimizi, en kaliteli hayvanların yetiştiği Toroslardan alıyoruz. Bizim için öncelik kalite ve müşteri memnuniyeti. Misyonumuz; en iyi et, en iyi işçilik, en iyi hizmet. 11 şubede her gün 4 bin kişiye hizmet veriyoruz diye konuştu.
Rahmanoğlu, İzmirin Türkiyenin en zor pazarı olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
"İzmirliler kaliteli yemeği ucuza yemek ister, en iyi hizmeti ister, İzmirlinin damak tadı gelişmiştir. Bu yüzden burada marka olmak zordur. Burada başarılı olan markaların diğer illerde başarısız olma şansı düşüktür. İzmirde ayakta kalabilen Türkiyenin diğer illerinde de ayakta kalır. İzmirin standartları yüksek, kaliteyi biliyor, hizmet kalitesinin ne olduğunu biliyor."
