Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, UEFA Avrupa Ligi Play-Off Turu ilk maçında Makedonyanın Vardar takımıyla oynayacakları maç öncesi yaptığı açıklamada, "Ana amacımız tabii ki gruplara kalmak" dedi
Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, UEFA Avrupa Ligi Play-Off Turu ilk maçında Makedonyanın Vardar takımıyla oynayacakları maç öncesi yaptığı açıklamada, "Ana amacımız tabii ki gruplara kalmak" dedi.
Fenerbahçe ile Makedonya ekibi Vardar arasında yarın II. Filip Arena Stadyumunda oynanacak UEFA Avrupa Ligi Play-Off turu ilk maçı öncesinde Teknik Direktör Aykut Kocaman ile Alper Potuk bir basın toplantısı düzenledi. Teknik Direktör Aykut Kocaman, özellikle boşluk buldukları zaman hızlı koşularla rakip kaleye gitmeye çalışan bir takımla karşılaşacaklarını belirtti ve ana hedeflerinin gruplara kalmak olduğunu söyledi. Alper Potuk ise rövanş maçı için avantajlı bir skor almak istediklerinin altını çizdi.
Amacımıza ulaşmak en büyük hedefimiz
Kocaman maçla ilgili, Önce her zaman olduğu gibi ana amacımızdan bahsetmek lazım. Ana amacımız tabii ki gruplara kalmak. Bunun için iki takımda çok istekli bir şekilde kıyasıya mücadele edecek. En azından kağıt üzerinde gözüken güç farkımızı kullanarak amacımıza ulaşmak en büyük hedefimiz değerlendirmesini yaptı.
"Soldadoyu zorun olarak aldım kadroya, seçenek yoktu"
Daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Aykut Kocaman Soldadonun kadroda olmasıyla ilgili sorulan soruya, Normal şartlarda Soldadoyu Trabzonspor maçında kadroya almayı düşünüyordum. Kafamdaki plan buydu. Maçın gidişatına göre o maçta kullanmaktı. Ancak Robin van Persienin antrenmanda sakatlanması, seçeneksiz kalmamız Soldadoyu bir adım daha erken kadroya almamıza neden oldu. Robin van Persienin milli takıma seçildiği için tebrik ediyorum. Zorunlu olarak aldım kadroya, seçenek yoktu. Sadece Graz maçındaki ön tarafın, kadro demeyim ona, kadro için tam olarak karar verdiğimi söyleyemem çünkü bu akşam biraz daha seyredeceğiz rakibimizin oyunlarını ve birkaç pozisyonla ilgili kafamda bir takım şeyler var. Ona göre bir taraftan Göztepe maçı ve Göztepe maçının yarattığı özellikle zihinsel ve fiziksel tahribat, öbür taraftan hemen iki gün sonra Trabzonspor maçı, bir taraftan da hepimizin çok istediği Avrupa Liginde gruplara kalma mücadelesi Hepsini bir araya getirerek kadronun son halini akşam, belki yarın şekillendireceğiz. Diğer taraftan da şunu söylemem gerekiyor; ön tarafta fazla seçeneğimiz yok zaten cevabını verdi.
"Ana çözüm daha önemli"
Beklentilerin genellikle anlık çözümler üzerine olduğunu belirten Aykut Kocaman, Antrenörlüğün işlerinden bir tanesi anlık çözümler üretebilmek, bunu inkar etmiyorum. Ancak esas olan şu ki; ana çözüm daha önemli. Ana çözüm de şu: Bol tekrar, bol çalışma, doğru çalışma, doğru tekrarlar ve aynı zamanda oyunun doğru şekilde oturmuş olması. Oturmuş bir oyunda disiplinli, düzenini bulmuş ve aynı şeyleri sürekli yapmak isteyen bir grup olduğu andan itibaren aslında bu sorunların ötesine geçmiş olacağız. Bu sorunların ötesine geçme aşamasında bu sorularla çok sık karşılaşacağımı biliyorum. Bir taraftan duruma ait anlık çözümler bulmaya çalışarak diğer taraftan da ısrarla düzenli bir oyuna doğru gitmek ve yapılan işleri sürekli yapan bir takım haline gelebilmek en büyük çözümümüz olacak. Göztepe maçının özellikle son 15-20 dakikalık bölümünde de çok net bir şekilde gözüktü ki; oyun düzeni parçalanıp oyun bireyselleşmeye başladığı andan itibaren hem etkinlik azalıyor hem de pozisyon bulma ve maçı çevirme durumu da azalıyor. Önümüzdeki maçlarda bir şeyler oturana kadar zaman zaman görülecek şeylerden bir tanesi. İlerleyen dönemde yavaş yavaş ortadan kalkacaktır, mutlaka da kalkmalı. O zaman da takımın esas gücü ortaya çıkacaktır. Bir taraftan da yeni transferler geldi, son derece kuvvetli oyuncular geldi takıma. İhtiyaç olunan bölgedeki oyunculardı bunlar. Onların da takıma adaptasyonlarından sonra bu sorunların daha da azalacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
"İnsanları harcama yolundan ziyade kazanma amacı bende her zaman daha ağır basıyor"
Volkan Demirelin Göztepe maçında yediği hatalı golle ilgili sorulan soruya ise tecrübeli hoca şöyle cevap verdi:
İsimlendirerek değil genel olarak bakmak lazım. 18. yılım teknik direktörlükte, bu göreve 2 yıl evvel başlamadım. Dolayısıyla medya karşısında, yöneticiler karşısında, taraftarlar karşısında, oyuncularım karşısında genel tavrım üç aşağı beş yukarı oturmuş şekilde ve belli. Tabii ki bu demek değil ki her şey hep aynı olacak. Ben, değer yaratmaya ve değerlere inanan bir insanım. Bir takım değerler oluşturmaya çalışıyorum. Bir takım anlık problemler karşısında bu değerleri yıkan bir tavrım hiçbir zaman olmadı. Bana bugüne kadar futbol piyasasında güvenilmesinin, oyuncular tarafından da güvenilmesinin ve futbol camiasını oluşturan unsurların bu kadar güvenin altında yatan en önemli şeylerden bir tanesi bilinirliğimin belki diğer insanlara göre biraz daha fazla olması. Bu bilinirlikten kastım da insanları harcama yolundan ziyade kazanma amacı bende her zaman daha ağır basıyor. Çalıştığım her kulüpte, Fenerbahçede çalıştığım dönem dahil olmak üzere eğer sizin için adı ısrar etmekse benim için karar vermektir o. Yada başka bir takım başka şeylerle de isimlendirebiliriz. Ben bugüne kadar 18 yıldır nasılsam o şekilde devam edeceğim. Doğru zamanda doğru kararlar vermek çabası içinde olacağım. Bu kamuoyu tarafından doğru kabul edilebilir, edilmeyebilir. 18 yıllık serüvenim şunu gösterdi; tabi ki yanılgılarım oldu, olacaktır da ama yanılgılarımı, hatalarımı hep düzeltme yolunda çaba gösterdim. Ama verdiğim kararların pek çoğunun sonunda doğru olduğunu bir şekilde gözlemledim. O nedenle düzeltmeleri yaparak ama bir taraftan da bazı konularda kararlarımın arkasında durarak devam etmeye çalışacağım. Yarın sadece Volkan için değil, daha evvel söyledim bir taraftan Göztepe maçı, bir taraftan 2 gün sonra oynanacak Trabzonspor maçı, bir taraftan 2 ayaklı bir maç yarınki maç. Hepsini bir araya getirerek karar vereceğim. Bir hatalı gol yedi diye ya da boş kaleye atamadı diye bir oyuncuyu takımdan kesmek yada değiştirmek değil, bütün olarak düşünüp 34üncü hafta nerede olacağımızı, hangi insanlarla beraber olacağımızı, daha evvel neler verdiklerini, bundan sonra neler verebileceklerini sadece bir maça bağlamadan hareket etmeye devam edeceğim şeklinde cevapladı.
"İki Kophenhag maçını iyi şekilde izledik"
Vardar takımıyla ilgili de konuşan Kocaman, İki Kophenhag maçını iyi bir şekilde izledik. Sonuçta o takımı organize eden antrenör yarın takımın başında olmayacak, yeni bir antrenör olacak mı bilmiyorum şu an. Temel olarak driplingle özellikle boşluk bulduğu zaman hızlı koşularla rakip kaleye doğru hızlı bir şekilde gitmeye çalışan bir takım hüviyetinde Vardar takımı. Bunu da şutla bitirme eğilimi çok fazla takımda. Başında yeni bir antrenör olduğunu varsayarak konuşmak lazım, futbolda bir günde alışkanlıkların tamamen değişme ihtimali çok yüksek değil. Dolayısıyla bir gün önceki takıma göre, antrenörüyle beraber olma ihtimalinin yüksek olduğunu düşünerek bu şekilde çıkacağız. Eğer saha içerisinde değişkenler gözlemlersek ona göre çözüm üretmeye çalışacağız açıklamasını yaptı.
"Eljif Elmastan beklentilerimiz çok büyük"
Aykut Kocaman son olarak Eljif Elmasla ilgili sorulan soruya ise şu şekilde cevap verdi:
Çok genç yaşta Fenerbahçe Kulübünün çok tarzı olmayan bir transfer oldu. Çok genç yaşta oyuncuyu çok fazla transfer eden bir kulüp değiliz. Dolayısıyla bu bile beklentilerin ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor. Değerli bir genç. Önemli futbol meziyetlerine sahip. Umuyorum ve diliyorum hem kendi adına hem kulübümüz adına bunları geliştirmek için iyi bir zemin bulur ve aynı zamanda kulübe de katkı sağlamış olur. Beklentilerimizin çok büyük olduğunu söyleyebilirim. Henüz 17 yaşını doldurmadı. Bu kadar yeteneklere sahip bir oyuncunun oyununun oturması en az 2-2 buçuk yıl alacaktır. Sadece Elif değil, aynı şekilde birkaç oyuncumuz daha var elimizde. Onları büyük bir yükün altına sokarak ezilmelerini değil, tam tersi yeteneklerini geliştirmeleri için gerekli ortamı sağlamakla mükellefiz. Bunu yapmak zorundayız. Büyük beklentiler olursa tersine doğru gidebilir çok genç çünkü. Oyununun oturması için zamana ihtiyacı var.
Alper Potuk: Rövanş maçı için avantajlı bir skor istiyoruz
Sarı-lacivertli oyuncu Alper Potuk yarın oynayacakları karşılaşmayla ilgili şunları söyledi:
Yarın, ikinci maç için avantajlı bir skor istiyoruz. Bunun için hazırlandık. İnşallah yarın hocamızın isteklerini yerine getirerek İstanbula avantajlı bir skorla döneriz. Vardar kulübünü izlediğimizde ciddi olduklarını gördük. Biz de kendimize güveniyoruz, rakibimize çok saygı duyuyoruz. Yarın elimizden geleni yapıp iyi bir skor almak istiyoruz. Her röportajda söylemiştik iyi bir sezon başı kampı geçiriyoruz diye. İyi hazırlandık. Bunun sahaya yansıdığını düşünüyorum. Özgüven olarak biraz daha yukarı çıktık. Fenerbahçeye her zaman yeni transferler gelir. Rekabet Fenerbahçede sürekli olur. Kim gelirse gelsin ben, elimden geleni yapıp sahada olmak istiyorum.