Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Özlem Tök, ileri yaşlarda sık görülen göz hastalıklarına karşı erken teşhisin ve düzenli kontrollerin önemini vurguladı. Görme kaybını önlemek mümkün!
GÖZ SAĞLIĞI YAŞAM KALİTESİNİ BELİRLİYOR
göz sağlığı, yaşam kalitesini doğrudan etkileyen en önemli sağlık başlıklarından biridir. Özellikle ileri yaşla birlikte ortaya çıkan değişiklikler, görme kaybı riskini artırmaktadır. göz sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Özlem Tök, bu sürecin iyi yönetilmesi için erken teşhisin ve düzenli kontrollerin hayati olduğunu belirtti.
katarakt: EN SIK GÖRÜLEN NEDEN
Dünyada önlenebilir körlüğün başlıca sebebi olan katarakt, göz merceğinin sertleşip bulanıklaşmasıyla ortaya çıkar. Prof. Dr. Tök, bu hastalığın renklerin soluklaşması ve düşük ışıkta görme zorluğu ile başladığını belirtti. Zamanla hem uzak hem de yakın görmeyi etkileyen bu rahatsızlık, cerrahi olarak yapay mercek yerleştirilmesiyle tedavi ediliyor.
AĞIR GÖRME KAYBININ %80'İ ÖNLENEBİLİR
Prof. Dr. Tök, “Tedavi ve önleyici tedbirlerle ağır görme kaybının yüzde 80’i önlenebilir. Görmeyi korumanın en etkili yolu düzenli takip, erken tanı ve uygun tedavidir” açıklamasında bulundu.
DİYABET GÖZDE CİDDİ HASARLARA NEDEN OLABİLİR
Diyabetin uzun vadede gözlerde ciddi hasarlara neden olabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Tök, “diyabetik retinopati, retina damarlarında sızıntı, kanama ve ödemle başlar. En sık görme kaybı nedeni olan makula ödemi, enjeksiyon tedavileri ile kontrol altına alınabilir” dedi.
YAŞA BAĞLI MAKULA DEJENERASYONU
Gelişmiş ülkelerde 65 yaş üstü bireylerde en yaygın görme kaybı nedeni olan bu hastalık, kuru ve yaş tip olmak üzere ikiye ayrılıyor. Kuru tipte makula hücreleri zamanla ölürken, yaş tipte yeni damar oluşumları sızıntı ya da kanamaya yol açabiliyor. Her iki formda da uygun tedaviyle ilerlemenin durdurulabildiği belirtiliyor.
glokom: SESSİZ TEHLİKE
Prof. Dr. Tök, glokomun sinsi ilerleyen ve geç fark edildiğinde kalıcı görme kaybına neden olabilen bir hastalık olduğunu vurguladı. 60 yaş sonrası riskin altı kat arttığını söyleyen Tök, “Tedavide basınç düşürücü damlalar, lazer ve cerrahi yöntemler kullanılır” dedi.