Genç Gazete Yazı İşleri Müdürü Özgür Yıldırım bugün yayınladığı köşe yazısında İnegöllülerin nasıl bir belediye başkanı talep ettiğini yazdı.
Özgür Yıldırım’ın bugünkü köşe yazısı;
Merhaba sevgili okurlarım…
Bu hafta ikinci yazım.
Malumunuz mart ayında yerel seçimler olacak.
Ve bu seçimlerde şehrimizi yönetecek insanları seçeceğiz.
Şimdi gelelim belediye başkan adayı olmak için aranan şartlara;
-Kanunen 25 yaşını doldurmuş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak,
-Aday olacağı bölgede ikamet ediyor olmak,
-Hiçbir suçtan hüküm giymemiş olmak,
-Erkek aday için askerliğini yapmış olmak,
-Herhangi bir nedenle belediye başkanlığından ihraç edilmiş olmamak,
Bu şartlar Kanunen İstenenler.
“Peki, vatandaş hangi şartları istiyor başkan adaylarından?”
Birkaç gündür bu soruyu soruyorum.
Herkesin farklı bir şartı var.
İşte vatandaşın istediği Belediye Başkanı;
-İşinin ehli olsun
-Herşeyden önce adaletli olsun, kul hakkı yemesin, çalmasın, çaldırmasın
-Ben başkanım havasına kapılmasın, insanları küçük görmesin
-Büyük düşünsün, küçük meselelere takılıp kalmasın,
-Projeleri olsun, boş işlerle uğraşmasın, mazeret üretmesin, çözüm üretsin
-İyi bir şehir planlamacıyla çalışsın, doğayı katletmesin, çevreyi korusun, beton yapılardan çok yeşil alanlar üretsin
-Şehrinin geleceğini görsün, şehri geleceğe hazırlasın
-Vatanının ve milletini sevsin, ölecek derecede,
-Yöneteceği şehri sevsin, yöneteceği şehri sevmek demek şehrin bütün olumsuzluklarıyla, sorunlarıyla, fitnesi fücuruyla sevsin demek.
-Kendisine gelen sorunlara; “Bu iş kaymakamlığın, Bu iş Büyükşehir’in, Bu TEDAŞ’ın, Bu o kurumun, şu kurumun” demeden el atsın ve koordinasyonunu sağlasın
-İnsan ayrımı yapmaksızın hizmet etsin; vatandaşın parti, cemaat, ekonomik durum, vs. bakmasın.
-Devletinin malının ona emanet olduğunun bilincinde olsun ve emaneti en iyi şekilde kullansın,
-İnsanların emeklerini boşa çıkarmasın,
-Daire müdürlerini iyi çalıştırsın ve kontrol etsin, çalışanlarına değer verip muhatap alsın, işçisinin maaşından tasarruf yapmaya kalkışmasın,
-Bir istişare kurulu oluştursun, şehrin dinamiklerinden haberdar kişilerle sık sık görüşsün,
-Gençlere, kadınlara değer versin,
-Gençlerin sportif, ahlaki ve kültürel alanda gelişmesini sağlayacak işler yapsın,
-Şehrinden, halkından, yetim ve garibandan haberi olsun, Yetimi kimsesizi görsün korusun gözetsin,
- Makam arabasından sokaklara bakmasın, şehrin cadde ve sokaklarında bol bol gezsin, esnafı, işçiyi ziyaret etsin,
-Fabrikalara, dükkanlara gitsin, işçilerle otursun yemek yesin,
-Belediye otobüsüne binsin,
-Şehir içinde araçla gezecekse, kendi şahsi aracıyla gezsin,
- Kibir ve gurur sahibi olmasın, merhametli olsun, dürüst olsun, iki yüzlü olmasın, insanlara bol bol söz verip, bir iş beceremeyen boş adam olmasın,
-Maddi ve manevi bu şehre değer katsın …
-Makamına sadece randevu alanlar gelmesin, halk günleri, halk buluşmaları olsun,
-Vatandaşın camisinde, düğününde, cenazesinde bulunsun,
-bir daha seçilme kaygısından çok vatandaşa hizmet etme kaygısı taşısın,
Belki daha çok şey yazılabilir ama benim yazacaklarım şimdilik bu kadar.
Eğer belediye başkan adayı veya aday adayı olacaksanız,
bu niteliklerin ne kadarını taşıyorsunuz bir bakın olur mu kendinize.
Eğer taşımıyorsanız, boşa para ve zaman harcamayın derim…
Yoksa, kendinize de bu şehre de yazık etmeyin.
Şunu da unutmadan yazayım;
Vatandaşın istediği belediye başkanı adayıyla, partilerin belirlediği adaylar çoğu zaman uyuşmuyor maalesef.
Ve böyle bir aday seçildiğinde de kaybeden tüm şehir oluyor.
