Türkiyenin somut olmayan kültürel miras ulusal envanterine giren tahta kaşıklar bebek oldu.
Anadoluda kültürel zenginliklerin ilk sıralarında yer alan tahta kaşık geleneğinin gelecek nesillere aktarılması amacıyla Tokatta farklı bir çalışma yürütülüyor. Tokat Olgunlaşma Enstitüsünde usta öğreticisi tarafından tahta kaşıklar birer bebeğe dönüştürülüyor. Resim öğretmeni tarafından yüz kısmı çizilerek boyanan tahta kaşıklara tellerden kol ve bacak yapılıyor. Daha sonra el işi göz nuru olarak bin bir emekle hazırlanan folklorik kıyafetler bebeklere giydiriliyor.
Usta öğretici Alev Akay, kaşık bebek geleneğini yaşatmaya çalıştıklarını ifade ederek, Kaşık bebek yapmayı annemden öğrendim. Annemde ninelerinden gördüğünü, bildiğini bana aktardı. Günlük hayatımızda kullandığımız kaşığı bu çalışmalarla daha dekoratif hale getirdik. Tellerle kol ve bacak yaptığımız kaşığa yöresel kıyafetler tasarlayarak giydiriyoruz. Hediyelik olarak tasarladığımız tahta bebekleri çocuklar gördüğünde oldukça mutlu oluyorlar dedi.
Tahta bebeklere, Hediye ve Kınalı Ali ismini verildi
Tokat Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Filiz Vanlıoğlu, kaşık kültürünün Orta Asyadan itibaren gelen çok eski bir kültürümüz olduğuna dikkat çekerek, Yer yer sofralarımızda kullanılmış, oyunlarımızda kullanılan eski bir kültür. Biz şuanda olgunlaşma enstitüsü olarak tahta kaşıklardan bebekler yapıyoruz. Yöremize ait olarak bebeklere Hediye ve Kınalı Ali ismini verdik. Kınalı Ali Çanakkaleye giderek şehit düşen bir yiğidimiz, Hediyede bu türküde yer alan bir bayanın ismi. O nedenle Kınalı Ali ve Hediye isimlerini yaptığımız kaşıklara ismini koyduk diye konuştu.
Kültürümüzde kaşığın ayrı bir yeri olduğunu söyleyen Vanlıoğlu, Kaşık bereket demek, temizlik demek. Yani kaşığın bence birçok manası var. Özellikle Anadoluda kaşıklar oyunlarda eğlenmek amaçlı olarak kullanılmış. Ben en çok bereket ve temizliğe dem vurduğu için bu çalışmaları beğeniyorum şeklinde konuştu.