Rümeysa Öztürk'ün gözaltına alınması, ABD'deki üniversitelerde protestolara yol açtı. Filistin'e destek veren öğrencilerin hedef alındığına dair endişeler artıyor.
RÜMEYSA ÖZTÜRK'ÜN GÖZALTINA ALINMASI ABD'DE PROTESTO EDİLDİ
Rümeysa Öztürk, 25 Mart 2025 tarihinde ABD'nin Massachusetts eyaletindeki Tufts Üniversitesi'nde doktora yaparken gözaltına alındı. Gözaltı, Filistin'e destek veren öğrencilerin hedef alındığına dair endişelere yol açtı ve ABD genelinde geniş çapta protestolara neden oldu.
GÖZALTI ANLARI VE MAHKEME SÜRECİ
Öztürk, iftar yemeğine gitmek üzereyken sivil giyimli yetkililer tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınırken ters kelepçe ile araca götürüldüğü görüntüler sosyal medyada yayıldı. Ardından Massachusetts’te mahkemeye çıkarılan Öztürk, federal yargıcın kararına rağmen yaklaşık 2.400 kilometre uzaklıktaki Louisiana'ya sevk edildi.
TÜFTS ÜNİVERSİTESİ'NDEN AÇIKLAMA
Tufts Üniversitesi, öğrencilerinin gözaltı işleminden önceden haberdar olmadığını belirtti. Üniversite, Öztürk’ün yasal haklarını kullanarak kendini savunabileceği bir ortamın sağlanmasını umduklarını ifade etti. Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği ise olayın yakından takip edildiğini ve konsolosluk hizmetlerinin sağlandığını açıkladı.
VİZE İPTALİ VE SİYASİ ARKA PLAN
ABD İç Güvenlik Bakanlığı, Rümeysa Öztürk'ün öğrenci vizesini iptal etti. Bakanlık sözcüsü, Öztürk'ü Hamas’ı desteklemekle suçladı, ancak bu iddialara dair somut kanıtlar henüz paylaşılmadı. Öztürk’ün Filistin destek eylemlerine katıldığı biliniyor.
PROTESTOLAR VE TEPKİLER
Rümeysa Öztürk’ün gözaltına alınması, ABD’deki birçok üniversitede protestolara yol açtı. Öğrenciler, ifade özgürlüğüne müdahale edildiğini savunarak 'Rümeysa Öztürk’ü serbest bırakın' yazılı dövizler taşıdı. ACLU (Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği), olayın anayasal haklara müdahale olduğunu vurguladı.
ÖZTÜRK HAKKINDA KISA BİLGİ
Rümeysa Öztürk, Tufts Üniversitesi'nde Çocuk Eğitimi ve İnsan Gelişimi alanında doktora yapmaktadır. Önceden çeşitli Filistin destek etkinliklerine katılmıştır. Olay, ABD’deki göçmen hakları ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.
