Niğdenin eski gazetecilerinden biri olan Fatma Tan ağabeyi Fehmi Tana böbreğini bağışladı.
Ankara Başkent Üniversitesi Hastanesinde ünlü cerrah Prof. Dr. Mehmet Haberal ve ekibi tarafından gerçekleştirilen operasyon ile Fatma Tandan alınan böbrek abisi Fehmi Tana transfer edildi.
Abisinin böbrek hastası olduğunu 2011 yılında geçirdiği iş kazası sonrası hastanede öğrendiklerini belirten Fatma Tan "Bana doktorlar abimin 3. evre böbrek hastası olduğunu ve 4. evrede diyaliz tedavisine başlaması gerekeceğini geç kaldığımızı söyledi. 2 yıl sonra diyaliz tedavisi başlar dendi. Doktorlarla sıkı bir diyet uyguladık. Abime ve bol hareket etmesi gerektiği söylendi bu şekilde diyaliz sürecini 9 yıl a çıkardık. 2019 yılı temmuz ayında Adana Şehir Hastanesinde kontrolü altında olduğu doktoru artık iki böbreğinde fonksiyonunu kaybettiğini diyaliz için hazırlık yapılacağını söylemesi üzerine diyaliz değil tercihimizin nakilden yana olduğunu belirttim." dedi.
Etraflarından birçok diyaliz hastası akraba ve tanıdıkları olduğunu ve onların yaşadığı sıkıntılara bire bir tanıklık ettiğini ve diyalizin hem hasta hem yakınları hem de devlet için maddi manevi büyük bir yük olduğuna dikkat çeken Fatma Tan "Adanada nakil bizim için sıkıntılı olacağını düşünerek Ankarada bu konunun en iyisi olan Başkent Üniversitesi Hastanesinde ünlü cerrah Prof. Dr. Mehmet Haberalın naklimizi yapmasının daha sağlıklı olacağını düşündüm. Bir tanıdığımızın önerisiyle başvurumuzu yaptık. Nakil için benim ve abimin tüm tetkiklerinin devlet tarafından karşılanması da devletin bu konudaki hassasiyetini ortaya koyuyordu. Tetkikler sırasında verici olarak bana daha çok önem verildi. Nakil sonrası en ufak bir sorun yaşamamam için bütün tetkikler hassasiyetle yapıldı. 14 Ocak 2020 günü başarılı bir operasyonla benim böbreğim abime takıldı. Şimdi taburcu olduk ve her şey yolunda çok şükür. Bize bu süreçte ilgi ve alakasını esirgemeyen Başkent Üniversitesi Hastanesi doktor, hemşire ve hasta bakıcılarına, Prof. Dr. Mehmet Haberala çok teşekkür ediyorum diye konuştu.
Kız kardeşinin böbreğini alan abi Fehmi Tanda "Böbrek hastalığı zor bir hastalık ve hastanın tüm hayatını etkileyen bir durum. Nakil olmadan önce her şeye dikkat etmem gerekiyordu. Ameliyattan bu yana normal insanlar gibi yaşamanın tadına tekrar verdim. Kardeşim Fatmanın benim için fedakarlığı çoktu ama şimdi canından bir parçayı bana verdi. O kardeş olmanın gereğini fazlasıyla yaptı. Umarım başka böbrek hastaları da benim gibi sağlığına kavuşur. Ben yeniden doğmuş gibi hissediyorum." dedi.
Prof. Dr. Mehmet Haberal Tan kardeşlerin ameliyatının başarılı geçtiğini ve normal hayatlarını etkileyecek bir durum olmadığını sağlıklı bir birey olarak hayatlarına bundan sonra devam edeceklerini belirterek "Tan kardeşlerde bu konuda çok araştırma yaptıklarını ve diyalize girmeden nakil olmanın Fehmi için daha sağlıklı olduğu bilinci ile başvurdular bize ve şimdi Fehmi sağlığına kavuştu. Fehmi ve Fatma bundan sonra mutlu olacak bol yürüyüş yapacak ve bol su içecek. Fatma herhangi bir ilaç kullanmayıp normal hayatına devam edecek. Fehminin ömür boyu kullanacağı ilaçlar var." diye konuştu.
Haberal Türkiyedeki organ nakline değinerek "Ülkemizde organ nakli maalesef yüzde 25 oranında gerçekleşiyor ve çoğuda kadavradan gerçekleşiyor. Biz diyoruz ki nakil hayat kurtarır ve bir böbrek bağışı iki diyaliz hastasına tedavi imkânı sağlar. Şimdi diyaliz merkezleri çoğaldı ama diyaliz hastalarının nakille tedavi edilmesi hastaların hayat kalitesini arttıracaktır. Biz Ankara Başkent Üniversitesi Hastanesi olarak eşler arası nakillerde yapıyoruz. Böbrek naklinde canlıdan canlıya nakilde de oldukça ilerlemeye başladık ama insanlarımızı bu konuda bilinçlendirmek çok önemli. Ülkemizde hasta çok, yeteri kadar organ yok" organ bağışı çağrısında da bulundu.