Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, yüksek tüketimli mesken aboneleri için sübvansiyonlu elektrik fiyatının kaldırılacağını duyurdu. Bakan Bayraktar, bu abonelerin şubat ayından itibaren elektriği gerçek maliyetinden alacağını ifade etti.
AK Parti TBMM Grup Toplantısı öncesinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Bayraktar, "EPDK'nın yaptığı son düzenlemeyle ayda iki katından daha fazla yani 417 kilowattsaat tüketimi olan vatandaşlar, elektriğin gerçek maliyeti neyse onu şubat ayından sonra ödemeye başlayacaklar. Yapılan düzenleme esas itibarıyla bu." şeklinde konuştu.
Gerçek Maliyet Kimlere Yansıtılacak?
Bakan Bayraktar, Türkiye'de ortalama bir hanenin elektrik faturasının 414 lira olduğunu belirtirken, abonenin aylık faturası 1.050 lirayı geçerse elektriği gerçek maliyetle satın almaya başlayacağını açıkladı. Türkiye'de yaklaşık 40 milyon mesken abonesinin bulunduğunu vurgulayan Bayraktar, bunun yüzde 3'ünün, yani 1,2 milyon abonenin bu durumdan etkileneceğini belirtti.
faturalara Nasıl Yansıyacak?
Basında yer alan haberlere göre, yılda 5 bin kilowatt-saat, yani ayda 417 kilowatt-saatten fazla elektrik tüketenlerin sübvansiyonlu fiyattan yararlanamayacağı bildirildi. Sektör kaynakları, yıllık tüketim için belirlenen bu sınırın aşılması durumunda, bu abonelerin son kaynak tedarik tarifesi düzenlemesi kapsamında faturalarının yaklaşık iki katına çıkacağını belirtti.
Bir sektör kaynağı, "Aylık tüketimi 420 kilowatt-saat civarı olan bir fatura şu anda yaklaşık 1.000 lira ediyor. Eğer bahsedildiği gibi 5 bin kilowatt-saat üzerinden bir son kaynak tedarik düzenlemesi yapılırsa, bu fatura 2.000 lira düzeyine gelecektir. Bu da yüzde 96-97 civarı bir artış yapar." açıklamasında bulundu.
İstisnalar ve Dikkat Edilecek Noktalar
Bakan Bayraktar, desteklerin ihtiyaç sahibi vatandaşlara verilmesi gerektiğinin altını çizerken, yüksek tüketimi olan kişilerin elektrik maliyetini karşılayacak durumu olduğunu belirtti. camiler ve cemevleri gibi belirli istisnaların bulunacağını da vurguladı. Bayraktar, "Onlar zaten mesken grubunda. Öyle özel hassasiyet gösterdiğimiz yerler var ama hakikaten bir desteğe, ilave devletin sübvansiyonuna ihtiyaç duymayan kesimlere bunu vermenin anlamlı olmadığını düşünüyoruz." dedi.
