Temu’nun Türkiye’de temsilcilik açmaması durumunda kapanması gündemde. Bu durum dijital ticarette dengeyi e-ihracat lehine çevirebilir.
Temu TÜRKİYE’DE KAPANABİLİR: DİJİTAL TİCARETTE YENİ DÖNEM BAŞLIYOR
dijital ticarette e-ithalatın öncüsü olan Çin merkezli Temu, Türkiye'de kapanma tehlikesiyle karşı karşıya. 1 Nisan 2025’te yürürlüğe giren yeni E-Ticaret Yönetmeliği'ne göre, Türkiye'de faaliyet göstermek isteyen yabancı e-ticaret platformlarının yerel temsilcilik açması zorunlu hale geldi.
Temu’NUN YÜKSELİŞİ VE ETKİSİ
Türkiye’de 10 milyon aktif kullanıcıya ve günlük 1.4 milyon ziyaretçiye ulaşan Temu, özellikle uygun fiyatlı ürünleriyle e-ithalatın %80’ini tek başına üstleniyor. 2025’in ilk iki ayında dijital ticarette e-ithalat, e-ihracatın iki katına çıktı. Bu tabloda Temu’nun etkisi büyük.
TİCARET BAKANLIĞI YAKINDAN TAKİPTE
Ticaret Bakanlığı’nın yayımladığı “Uzaktan İletişim Araçları Yoluyla Piyasaya Arz Edilen Ürünlerin Denetimi” yönetmeliği ile temsilciliği olmayan platformların Türkiye’de faaliyet göstermesi yasaklandı. Temu’nun hâlâ resmi bir temsilcilik açmaması, platformun Türkiye pazarından çekilebileceği anlamına geliyor.
KAPANIRSA DENGE E-İHRACATA KAYABİLİR
Uzmanlara göre Temu’nun Türkiye’de kapanması, dijital ticaretteki ithalat lehine gelişen dengeyi tersine çevirebilir. Türkiye, 2024 yılında ilk kez net e-ithalatçı olmuş ve 59 milyar TL dijital dış ticaret açığı vermişti. 2025’te de bu trend devam etti. Ancak Temu gibi devlerin çekilmesiyle e-ihracatın yeniden ivme kazanabileceği ifade ediliyor.
Temu’YA KARŞI DÜZENLEMELER ARTTI
2024 ortasında gümrüksüz alışveriş limiti 150 Euro’dan 30 Euro’ya düşürülmüş, gümrük vergileri AB dışı ülkeler için %60’a çıkarılmıştı. 2025 başında bu limit kargo ücreti dahil 27 Euro olarak yeniden düzenlendi. Ayrıca Türkiye’de satılan ürünlerin içerik şeffaflığı ve güvenliği zorunlu hale geldi.
YERLİ ÜRETİCİYE NEFES ALDIRACAK
Temu’nun faaliyetlerini sonlandırması halinde, yerli üreticiler ve küçük e-ticaret işletmeleri rahat bir nefes alabilir. Sektör temsilcileri, yerli girişimcilerin desteklenmesi ve adil rekabetin sağlanmasıyla Türkiye’nin e-ihracat potansiyelinin daha da artacağını belirtiyor.