’’Re-Pie, Türkiye girişim ekosisteminin dinamosu oldu’’

Son yıllarda tüm dünyada büyük ilgi gören alternatif yatırım fonları, Türkiye’de de henüz çok genç olmasına rağmen hızla büyümesini sürdürüyor. SPK’nın 2014 yılında yayınladığı tebliğlerden sonra yatırımcılarla buluşmaya başlayan girişim sermayesi yatırım fonları ve gayrimenkul yatırım fonlarının toplam büyüklüğü 100 milyar lirayı aştı. Türkiye’nin faaliyet izni almış ilk alternatif yatırım fonu yönetim şirketlerinden biri olan Re-Pie Portföy Yönetimi’nin kurucu ortakları Dr. M. Emre Çamlıbel ve Mehmet Ali Ergin, alternatif yatırım fonları sektörü ve geleceğine dair açıklamalarda bulundu.
Dr. M. Emre Çamlıbel, şirketin 2017 yılında Türkiye’nin ilk yatırım yapan ilk gayrimenkul yatırım fonuyla alternatif yatırım fonlarının, nitelikli bireysel ve kurumsal yatırımcılarla buluşmaya başladığını söyledi. Çamlıbel, hemen arkasından girişim sermayesi yatırım fonu faaliyetlerine başladıklarını kaydetti.
10 kattan fazla büyüme yaşanıyor
Şu anda Türkiye’deki girişim sermayeyi yatırım fonlarının (GSYF) toplam büyüklüğünün 64,9 milyar liranın, gayrimenkul yatırım fonlarının (GYF) toplam büyüklüğünün de 43.1 milyar lira olduğunu belirten Çamlıbel, her iki fon pazarında son yıllarda ciddi bir büyüme yaşandığına dikkat çekti. 2019 yılında GSYF’nin büyüklüğü 1.7 milyar, GYF’nin büyüklüğü de 6.1 milyar lira civarındaydı. 4 yıldan az bir sürede iki fon pazarının toplamı, 10 kattan fazla büyüme yakaladı.
Özellikle 2021’en sonra bu pazarlarda ciddi bir büyüme yaşandığını ve bu büyümenin bu yıl da artarak devam etmesini beklediklerini belirten Çamlıbel, “Oldukça ilgi gören girişim sermayesi yatırım fonları, yatırımcılara geleceğin devlerine ve potansiyel unicornlara yatırım yapma imkanı sağlıyor. Ayrıca, bireyler tek başına bir AVM, otel alamaz ancak alternatif yatırım fonlarının popüler bir türü olan gayrimenkul yatırım fonları ile bu değerlerin kira gibi getirilerine ortak olabiliyor” dedi.
Sektörün lideri
Gayrimenkul yatırım fonu ve girişim sermayesi yatırım fonu kurmak üzere SPK tarafından yetkilendirilmiş 39 portföy yönetim şirketi bulunuyor. SPK’nın haziran ayı verilerine göre, tüm pazarlarda faaliyet gösteren 60 portföy yönetim şirketinin yönettiği, fonların toplam büyüklüğü ise 2.1 trilyon lirayı geçti.
Şirket olarak alternatif yatırım fon yönetimi sektörünün lideri olduklarını aktaran Çamlıbel, tüm fon yönetim şirketleri dikkate alındığında da ilk 15 içinde yer aldıklarını söyledi. Çamlıbel, “Portföy büyüklüğümüze gelince haziran sonu itibarıyla 25.9 milyar liraya ulaştık. Dolar bazında baktığımızda temmuz ayında 1.2 milyar dolar seviyesini de geçiyoruz. Portföyümüzün yüzde 59’u GSYF, yüzde 35’i GYF, yüzde 6’sı menkul kıymet yatırım fonları, emeklilik fonları ve özel portföy yönetiminden oluşuyor” diye konuştu.
“İrtibat bürolarıyla yatırımı tabana yayıyoruz”
Şirketin haziran ayı sonu itibarıyla 23 adet gayrimenkul yatırım fonu, 33 adet girişim sermayesi yatırım fonu, 5 adet menkul kıymet yatırım fonu ve Fiba Emeklilik ile beraber yönettiği 1 adet emeklilik fonu olmak üzere toplam 62 fonu bulunuyor.
Sektörün liderlerinden ve öncülerinden olarak alternatif yatırım fonlarının tabana yayılması amacıyla bu yıl irtibat büroları açmaya başladıklarını kaydeden Çamlıbel, şunları söyledi: “SPK’dan onayını aldığımız, açtığımız ya da açmak üzere olduğumuz 11 irtibat büromuz var. Alternatif yatırım fonlarıyla ilgili finansal okuryazarlığa katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Ayrıca, elektronik ortamda, saklama hesabı açma, fon paylarının el değiştirmesine olanak tanıyan mevzuat düzenlemeleri de yapıldı. Bizim de yatırımcısı olduğumuz bir dijital platform, yakında girişim sermayesi yatırım fonları da dahil tüm alternatif yatırım fonlarının alım satımına aracılık yapmak üzere faaliyete geçecek. Bu platform hem sektördeki fonların likiditesini artıracak hem de nitelikli yatırımcıların alternatif fonlara istediği zaman dijital ortamda ulaşmasına imkân verecek.”
“Dijital devrimi kaçıramayız”
Günümüzde ülkelerin ekonomik düzeyini ve rekabet gücünü belirleyen en önemli konuların başında yenilik oluşturma yeteneği ve bunların yeterli oranda desteklenmesi geliyor. Burada devreye girişim sermayesi giriyor. Türkiye’de 2020 yılında sayıları 40 civarında olan girişim sermayesi yatırım fonları, her yıl ciddi bir büyüme gösterdi. SPK’nın ihraç belgesini onayladığı GSYF’lerin sayısı şu anda 253 adete ulaşmış durumda. Şirket de girişim sermayesi yatırım fonlarında pazar liderlerinden biri.
Türkiye girişim ekosisteminin henüz çok genç ve daha gidecek çok fazla yolu olduğunu belirten Re-Pie Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet Ali Ergin, şunları söyledi: “Türkiye geçmişte pek çok devrimi, en başta da sanayi devrimini kaçırmış olabilir. Ama bugün artık dijital devrimi kaçıramayız. Sermaye birikimine, uzun vadeli bakış açısına, finansal okuryazarlığa ihtiyacımız var. Bugün yaptığımız yatırımlar 7 yıllık olsa da aslında biz önümüzdeki 10-20-30 yılın ekosistemini oluşturmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla buraya yaptığımız her yatırım, sadece finansal getiri sağlamıyor, memlekete karşı sorumluluğumuzu da yerine getiriyoruz.”
GSYF’lerle sadece girişimlerin hayata geçmesine ya da büyümesine destek olmadığını aynı zamanda bu girişimleri destekleyerek ülke ekonomisine önemli katkı yaptıklarını kaydeden Ergin, “Söz konu girişimler, ciddi oranda istihdam sağlarken, ihracat yapıyor, ithalatın önüne geçerek ülkenin ödemeler dengesine, teknolojik gelişimine katkı yapıyor” dedi.
“Her başarı hikayesi ülkemize yarar”
Haziran sonu itibarıyla şirketin kurduğu ve yönettiği toplam 33 girişim sermayesi yatırım fonunun toplam büyüklüğü 15.2 milyar lirayı aştı. Şirketin toplam 25.9 milyarlık portföy büyüklüğünde GSYF’lerin payı yüzde 59.
Şirketin Türkiye girişim ekosisteminin dinamosu olduğunu belirten Ergin, şunları söyledi: “Türkiye’nin girişim ekosistemine ilk yatırımımız Getir ile oldu. Ekim 2018’de Getir Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nu kurduk. Türkiye girişim ekosisteminde Getir’le başlayan bir heyecan var. Bizim yatırım yapmış olmamızdan bağımsız herhangi bir başarı hikayesi ülkemize yarar. 2018’den bugüne onlarca şirkete yatırım yaptık. Türkiye girişim ekosistemine bizim kadar yatırım yapan başka kurum ve kuruluş bulunmuyor. Bu girişimlerin gelişip büyümesini sağlayarak ülke ekonomisine de katkı sağlıyoruz. Yaptığımız yatırım sayısı ve hacmiyle 2018’den bu yana sektörde bayrağı almış durumdayız.”
“Yatırımda teknoloji şartımız var”
Ergin, hangi girişimlere yatırım yaptıklarını da şöyle anlattı: “Yatırım yaparken bizim için önemli olan yapılan işin merkezinde teknolojinin olması. Sadece start-up’lara yatırım yapmıyoruz, 20-30 yıllık şirketlere de yatırım yapıyoruz. Bizim yatırım yaptığımız alanlar şu ana kadar perakende, gaming, micro-mobility, telekom, yenilenebilir enerji, edutech, e-ticaret ve daha birçok farklı sektörden oldu. Etki girişimleri de özellikle tarım, sağlık, SaaS ve fintek dikeylerinde incelediğimiz ve önceliklendirdiğimiz konular arasında. Yatırımcısı olduğumuz şirketleri geliştirmeye ve büyütmeye odaklıyız. Başlangıç aşamasında yatırım turlarıyla ilgilenmiyoruz. Genelde tohum, seri A öncesi ve Seri A aşamasındaki girişimlere yatırım yapıyoruz. Gelen fırsatlara göre tohum öncesi ve halka arz öncesi aşamalarda da yatırım yaptığımız oluyor. Kısaca Türkiye’de belli bir büyüklüğü ulaşmış ve globale açılmış ya da açılmak üzere olan girişimleri tercih ediyoruz.”
“Yıl sonuna kadar 100 milyon dolar yatırım”
Geçmişte start-up’lar dünya genelinde yatırım bulmakta zorlanmazken, son birkaç yıldır küresel ekonomide yüksek enflasyonla mücadele eden ülkelerde faizlerin yükselmesiyle birlikte finansmana erişim zorlaştı. Büyümek ve iş planlarını müşterilerine ulaştırmak için ‘para yakmak’ zorunda olan start-up’lar eskiden olduğu gibi rahat bir dönem yaşamıyorlar. Finansman konusunda Türkiye girişim ekosisteminin Batı’dan ayrıştığını belirten Ergin, “Açıkçası biz batı ülkelerinde görülen likidite bolluğunu Türkiye’de görmemiştik. Dolayısıyla Türkiye’deki fonlamalar zaten Amerika’daki Kanada’daki İngiltere’deki, Almanya’daki bol likidite fonlamalarıyla fonlanmadılar. Dolasıyla şirket olarak kendi fonlamamızda sorun yaşayacağımızı düşünmüyoruz. İlk 6 ay 30 milyon doları aşkın yatırım yaptık, yılın geri kalanında da 100 milyon dolar civarında yatırım planlıyoruz” dedi.
Önümüzdeki yıllarda decacorn olmasa da Türkiye’den yeni unicornların çıkacağını belirten Ergin, “2023 herkes için çok iyi bir yıl değil ama 2024 ve sonrasında her yıl birkaç tane unicorn çıkmasını bekliyoruz. Bizim fonların yatırım yaptığı şirketler içerisinde Colendi, ACE Games gibi şirketler de unicorn adayları” diye konuştu.
Gayrimenkule yatırımda iyi bir alternatif
Alternatif yatırım fonları sektörünün diğer gözde yatırım aracı gayrimenkul yatırım fonları, özellikle pandemi sonrası tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yüksek oranda fiyat artışının yaşandığı gayrimenkul alanında için iyi bir seçenek haline geldi. Türkiye’nin ilk gayrimenkul yatırım fonunu kuran şirketi Re-Pie 23 gayrimenkul yatırım fonuyla 8.9 milyar lira portföy büyüklüğüyle sektörün lideri konumunda. “Gayrimenkul yatırım ortaklıkları inşaat yapar, gayrimenkul yatırım fonları ise yatırım yapar” diyen Ergin, “Gayrimenkul yatırım fonlarının yatırımcılara sağladığı birçok avantaj bulunuyor. Yatırımcılar tek bir gayrimenkule bağımlı kalmazlar ve portföylerini farklı varlıklar arasında dağıtarak, riski azaltmış olurlar. Yatırımcılara gayrimenkul piyasasına kolay erişim sağlar. Gayrimenkul yatırım fonları, genellikle kira geliri ve varlık değerinin artışı gibi çeşitli yollarla yatırımcılara gelir sağlar. Yatırımcılar, gayrimenkul portföyünün getirisinden pay alarak düzenli bir gelir elde edebilirler. Örneğin, Downtown GYF’ye 345 bin lira yatırım yapan bir kişi, aylık 2 bin 750 lira kira geliri sağlıyor” diye konuştu.
“Yatırım yaptığımız girişimler unicorn adayı oldu”
Mehmet Ali Ergin, girişim sermayesi yatırım fonları ile nitelikli bireysel yatırımcıları buluşturdukları girişimlerin, başarılı büyüme göstererek, unicorn adayları haline geldiğini söyledi. Ergin, unicorn adayı şirketleri şöyle anlattı:
“Yatırımcıya en çok Getir kazandırdı”
“2018 yılında daha erken aşamada yatırım yaptığımız Getir’in şu anda Avrupa marketini domine eden bir Decacorn seviyesine ulaştığını görüyoruz. Bugüne kadar ihracını gerçekleştirdiğimiz GSYF’ler içerisinde yatırımcılara en çok kazandıran yine Getir Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’dur. Bu fonun getirisi ilk itfa edildiği Aralık 2018’den bu yana yüzde 1.724 oldu.
Unicorn adayı Colendi
2017 yılında, dijital kimlik, kredi skorlama ve bunların entegre çalışacağı bir dijital cüzdan oluşturmak amacıyla yola çıkan Türkiye’nin en hızlı büyüyen gömülü fintek hizmetleri platformu Colendi, seri A yatırım turunu 120 milyon dolar değerleme üzerinden tamamladı. Yeni yatırım turuyla unicorn olmaya bir adım daha yaklaşmayı planlıyor. Platform, 2022 yılında saklama ve ödeme kurumları ile yaptığı yüksek profilli çalışmaları ile tanınan, dünyanın önde gelen banka, finans şirketleri ve regüle platformlar için blok zinciri temelli ödeme ve mutabakat sistemleri sağlayıcısı şirketlerinden olan SETL’ın tamamını satın aldı. Platform, özellikle İngiltere ve Avrupa gibi uluslararası pazarlarda büyümeye odaklı. Türkiye’de de ödeme sistemleri başta olmak üzere birçok büyük şirkete hizmet veriyor.
“Ace Games’in global başarısı
Diğer bir unicorn adayımız Ace Games, 25 milyon dolarlık Seri A turunda, Re-Pie Ace Games GSYF tarafından 8 milyon dolar yatırım aldı. 2020 yılında kurulan Ace Games, Türkiye’nin önde gelen interaktif eğlence oyunları üreticilerinden ve yayıncılarından biri. Şirket, rekabetçi metriklere sahip olan Fiona’s Farm adlı casual oyunuyla dikkat çekiyor. Küresel lansmandan sonra büyük bir markaya dönüşeceği öngörülen başarıyı yakalayacağı düşünülüyor. Ace Games’in, küresel başarıyla birlikte Türk oyun ekosistemine katkıda bulunmaya devam etmesini ve değerlemede gelecek yıl unicornlar arasına katılmasını mümkün görüyoruz.
“Easycep yeni sektör oluşturdu”
Türkiye’yi, ABD ve Avrupa’da daha yerleşik hale gelmiş bir sektörle tanıştıran Easycep de gelecek 3 yıl içerisinde unicorn olmayı hedefliyor. 2018 yılında kurulan ve yenilenmiş mobil ürün pazarında faaliyet gösteren Easycep, hem yeni bir sektöre öncülük etti hem de hızlı büyümesini sürdürüyor. Bu yıl sonunda 60 mağazaya ulaşmayı planlıyor. 2022 yılında 64,1 milyar dolar büyüklüğe ulaştığı tahmin edilen dünya yenilenmiş telefon pazarının 2030’da 146,4 milyar dolara ulaşacağının öngörülüyor. Seri A yatırımını tamamlayan şirketin hedefi 2026’ya kadar unicorn olmak.
“E-ihracat lideri Modanisa”
130 ülkeye yaptığı ihracatla e-ihracat şampiyonluğu unvanını elinde bulunduran Modanisa’ya geçen yıl 15 milyon dolarlık yatırım yaptık. Yaşam tarzı pazaryerine odaklanmış bir online muhafazakâr moda platformu olan Modanisa’nın gelirlerinin yüzde 85’i ihracattan. Modanisa, platform ve ürünlerinde gerçekleştirdiği iyileştirmelerle, tedarikçilerinden reklam alabileceği bir uygulama hayata geçirerek faaliyet dışı gelirlerine katkı sağlama imkânı elde etti. Ayrıca, global sadakat programına üye kullanıcı sayısını önemli ölçüde artırmayı başardı ve müşteriler ile influencer’lar arasında entegre bir gelir paylaşımı programı oluşturdu. Bu geliştirmelerle birlikte, Modanisa’nın zaten pazarın global lideri olduğu düşünülmektedir ve değerlemesinin artacağı öngörülmektedir.
Karma fonla birden fazla girişime yatırım
Ayrıca karma girişim sermayesi yatırım fonlarımız bulunuyor. Bunlardan Birinci Karma GSYF, teknoloji ve yenilik odaklı iş modelleri ile büyüme potansiyeli yüksek birden fazla girişim şirketine sermaye aktarımı veya pay devri yoluyla ortak olmayı veya girişim şirketlerinin kurucusu olmayı hedefliyor. 2021 yılında gerçekleştirilen Tırport, Tiplay Studio, Skysens, Musixen, Zebra, HST Tarım ve Arvis Games yatırımlara ek olarak, Tatildekirala, Düşyeri, PayPorter, Kavaken ve Pay Capital gibi girişimlere 2022 yılında yatırım yapıldı. Birinci Karma GSYF start-up’ları yatırım almaya devam ederek değerlemelerini yükseltiyorlar.”
Milpa’yı satın alıyor
Yapılan açıklamaya göre şirket, yatırımlarına bir yenisini daha ekliyor. Hisseleri Borsa İstanbul’da işlem gören Milpa AŞ’nin, Doğan Holding’e ait paylarını satın alıyor. Doğan Holding, satışla ilgili KAP’a açıklama yaptığı açıklamada, Milpa A.Ş.’nin 208 milyon TL ödenmiş sermayesinde sahip olduğu yüzde 82,29’luk payın Re-Pie Portföy’e 55 milyon dolar bedelle satılmasına karar verildiğini duyurdu. KAP açıklamasına göre şirket, işlem tamamlandıktan sonra zorunlu pay alım teklifinde bulunacak.