Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, 2011 yılında 176 milyon olan öz kaynağı 879 milyona yükselen Kayseri Şekere yatırım teklifleri geldiğini söyledi.
Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, yaptığı açıklamada 2011 yılında acze düşmüş Kayseri Şekerin büyümesi ve gelişmesi için borçlanarak çalışmak durumunda olduğunu ifade ederek, "Borçluyuz ama ödeme kabiliyeti en yüksek seviyedeyiz. Kayseri Şekerin bir sıkıntıya girmiş durumu yok. Ama birileri küçük hesaplarla, küçük çıkarlarla, menfaatleri, şahsi birtakım ihtirasları için, bitmeyen şahsi hevesleri için, buradan yedikleri ağızlarına tatlı geldiği için Kayseri Şekeri böyle yaftalamaya çalışıyorlar. Acze düşürdükleri Kayseri Şekerle borçlu Kayseri Şekeri birbirine karıştırıyorlar. Kayseri Şeker en güçlü halinde çalışmasını sürdürerek devam ettirecek" dedi.
Birilerinin küçük hesaplarla, şahsi birtakım ihtirasları, bitmeyen şahsi hevesleri için Kayseri Şekeri yaftalamaya çalıştığını dile getiren Akay, "Kayseri Şeker Fabrikası gerçekten Türkiyede Türk Şekerden sonra en fazla fabrika sayısına sahip bir kuruluş. Özelleştirmeden fabrika alan sektörün tek kuruluşu. Fabrika alarak büyümesini ve gelişmesini devam ettiriyor. 2011 yılında bu fabrikaya geldiğimizde o zaman Ocak ayında bu fabrikayı gezmek için içeriye girmiştik. Ben korkmuş, ürkmüştüm, çatılar çökmek üzereydi. Betonun üzerinde paslanmış demirlerin parçaları birikmişti. Tavandan paslanmış demirler düşmüştü. Kafamı kaldırıp baktığımda çatı adeta çökmek üzereydi. Şimdi bu işletme çatısından tabanına kadar makinesi, teçhizatı, her şeyi yenilendi. Kayseri, Şeker Fabrikasını yeniden kurdu. Bunlar bedava olmuyor. Bunları yaparken de elbette borçlanacaksınız. Birileri Kayseri Şekere çamur atmak, kötü niyetli olarak düşmanca tavırlar geliştirerek ifade kullananlar, borçlu olmakla acze düşmeyi karıştırıyorlar. Kayseri Şeker 2011 yılının Ocak ayında acze düşmüştü, iflas etmişti. Ama Kayseri Şeker şimdi sektörde büyümesini ve gelişmesini devam ettirmek için borçlanarak çalışmak durumunda. Biz yıllardır yüksek karlar sağlayarak ve bu karları sermayeye ilave ederek, bir kısmını hissedarlarımıza dağıtarak, çiftçimize çok fazla kazandırarak, yüksek vergiler vererek, aynı zamanda şirketin sermayesini artırarak bu güne geldik. 2011 yılında 176 milyon olan öz kaynağı şimdi 879 milyon. Bağımsız denetim raporlarına göre 1 milyar 200 küsür milyon. Kayseri Şeker bunu para kazanarak elde etti, bu başarıyı sağladı. Kayseri Şekerin kayıtlı aktif değeri 3 milyar 308 milyon. Bu kadar hacim içerisinde elbette ki borçlanacak olan kurum Kayseri Şeker. Geçen yıl Turhal Şeker Fabrikasını aldık, onun bedelinin ötesinde bir de 380 milyon civarında işletme sermayesi ihtiyacı oldu. Elbette bunları borçlanarak karşılayacaksınız. Biz geçtiğimiz yıl özelleştirmeden fabrika aldıktan sonra ülkemize yapılan ekonomik saldırılardan dolayı faizler yüzde 14lerden yüzde 36lara çıktı. Türkiyedeki bütün işletmeler kredi kullanıyorlar, hepsi etkilendi. Biz de dolayısıyla bu faiz yükselmesinden olumsuz etkilendik. Ama ülkemize yapılan saldırıya boyun mu eğecektik? Aksine biz daha fazla kendimizi geliştirmek, büyütmek niyetindeydik. Fabrikanın, çiftçinin, çalışanın gücüne inanıyoruz. Bu inanç çerçevesinde de borçtan falan korkmuyoruz. Çünkü Kayseri Şekerin bankalar nezdinde itibarı çok yüksek. Türkiyede parmakla gösterilen kuruluşlar arasında. Türkiyedeki bütün bankalar Kayseri Şekere kredi vermek ve çalışmak konusunda adeta yarışıyorlar. Bu bir itibar meselesidir. Borcunu ödeyemeyecek olan birine kimse borç vermez. Biz bunu aslı olan en doğru şekilde yönetmek, borcumuzu zamanında ödeyebilmek. Kayseri Şekerin bu kadar cirosu içerisinde ne çiftçisinin, ne çalışanının, ne fabrikalarının, ne nakliyecilerinin alacaklarında bir gün gecikme yok. Borçluyuz ama ödeme kabiliyeti en yüksek seviyedeyiz.
Kayseri Şekerin bir sıkıntıya girmiş durumu yok. Ama birileri küçük hesaplarla, küçük çıkarlarla, menfaatleri, şahsi birtakım ihtirasları için, bitmeyen şahsi hevesleri için, buradan yedikleri ağızlarına tatlı gelmesi sebebiyle Kayseri Şekeri böyle yaftalamaya çalışıyorlar. Acze düşürdükleri Kayseri Şekerle borçlu Kayseri Şekeri birbirine karıştırıyorlar. Kayseri Şeker en güçlü halinde çalışmasını sürdürerek devam ettirecek. Bundan hiçbir şekilde tereddüt yok" dedi.
Söylentilerin çalışanları ve çiftçileri daha fazla kenetlediğini aktaran Hüseyin Akay, "Bu söylentilerin nasıl faydası oldu? Kayseri Şekerin çiftçisi ve çalışanları adeta kenetlendi. Çok uğraşsaydık belki bu motivasyonu sağlayamazdık. Ama bu Kayseri Şekere karşı yapılan alçakça saldırılar, haksız ithamlar bizim çiftçi ve çalışanımızı adeta kenetledi. Daha fazla motive etti. Bu bize başarı olarak dönüyor. Musibet gibi görünen şeylerde hayır vardır. Zarar vermeye çalışırlar ama hayra dönüşür. Kayseri Şekere iftira edenlere, haksız ithamlarda bulunanlara diyorum ki devam edin. Çünkü Necip Fazıl ne diyor; Ey düşmanım sen benim ifadem ve hızımsın. Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın diyor. Ben de onlara diyorum ki bize lazımsınız. Bu anlayışınızı sürdürün, devam ettirin. Çünkü bize fayda sağlıyorsunuz" diye konuştu.
"Kayseri Şeker daima ileri vites"
Çiftçilerin en iyi şekilde işlerine sahip çıktığını sözlerine ekleyen Akay, Kayseri Şekere yurt içi ve yurt dışından önemli yatırım teklifleri geldiğini belirtti. Çiftçilere daha faydalı olabilme anlayışı içerisinde teklifleri değerlendirdiklerini aktaran Akay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çiftçimizin emeklerini Allah zayi etmesin. Kazasız bir kampanyayı tamamlamak üzereler. Pancarlarını sökme noktasına geldiler. İnşallah önümüzdeki 15-20 gün içerisinde nakliye işlemleri tamamlanacak ama fabrikamızın çalışması Aralıkın 20si ile 30u arasında tamamlanmış olacak. Çiftçilerimiz işlerine en iyi şekilde sahip çıkıyorlar. Biz bunu görüyoruz. Onlar hiçbir şekilde endişe etmesinler, Kayseri Şekerde geri vites yok, daima ileri vites. Bu vitesi artırarak gidiyor. Kayseri Şekere yurt içi ve yurt dışından çok önemli yatırım teklifleri geliyor. Biz bunları makul bir şekilde değerlendiriyoruz. Bunları değerlendirirken çiftçilerimize daha fazla nasıl faydalı oluruz anlayışı içerisinde değerlendiriyoruz. Şirketimize inansınlar, güvensinler. Biz zaten onlara inanıyor ve güveniyoruz. Biz büyük bir aileyiz. Bu büyük aile gelişmesini inşallah daha fazla artıracak."