Marka tescilinde dünya tarafından kabul gören Madrid Protokolünün yeni üyesi Brezilya olurken, Malezya ise 27 Aralık 2019da üye olacak.
Marka tescilinde Dünya tarafından kabul gören Madrid Protokolüne iki ülke daha kabul edildi. Brezilya 2 Ekimde üye olurken, Malezyanın üyeliği 27 Aralıkta başlayacak.
Malezya ve Brezilyanın Madrid Protokolüne katılacak olmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Adres Patent Genel Müdürü Cumhur Akbulut, "Malezya ile birlikte Madrid Protokolüne üye ülke sayısı 107ye ulaşacak. Bu kapsamda Malezyanın da Madrid Protokolüne üye olması ile fikri sınai ve mülkiyet hakları konusunda önemli bir adım atılarak, marka başvuruları konusunda önemli bir kazanım elde edilecek" dedi.
"İhracat artışına paralel olarak markalarda koruma altına alınmalı"
Malezya ve Brezilyaya yapılan ihracat rakamlarına ilişkin de açıklamalarda bulunan Akbulut, "Her iki ülkede Türkiye için ciddi bir ihracat pazarına sahip. Malezya yapılan ihracatımız 2017de 2,6 milyar dolar iken 2018de bu rakamın 3,5 milyar dolara çıktığı görülüyor. Brezilyaya ise 2017de 383 milyon dolar olan ihracatımız 2018de 488 milyon dolara çıktı. Türkiyenin her iki ülkeye de ihracatını artırdığını görüyoruz. Bu kapsamda ihracatçı firmalarımızın da fikri ve sınai mülkiyet hakları konusunda markalarını koruma altına almaları önem arz ediyor" şeklinde konuştu.
İlk 9 aylık döneminde her iki ülkeye gerçekleştirilen ihracat rakamlarına ilişkin açıklamalarda bulunan Akbulut, "2018in ilk 9 aylık döneminde Malezyaya 238 milyon dolarlık ihracat yapılmış, 2019da ise bu rakamın 251 milyon dolara yükseldiğini görüyoruz. Brezilyaya ise 2018in ilk 9 aylık döneminde 345 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken, bu rakamın 2019un ilk 9 aylık döneminde 357 milyon dolara çıktığı görülüyor. Genel bazda değerlendirdiğimizde ülkemizin her iki ülkeye de ihracatını artırdığı görülüyor. Bu çerçevede bu iki ülkede marka ile ilgili süreçlerin daha fazla önem arz ettiğini söyleyebiliriz" diye konuştu.
Madrid Protokolü nedir?
Marka tescilinden doğan haklar sadece tescilin yapıldığı ülkede koruma sağlar, markanın yurt dışında korunma süreci ise marka tescilini yapan ülkenin, koruma talep edilen ülkeye müracaat etmesi ya da Madrid Anlaşmasına ilişkin Protokolün imzalaması ile tek bir başvuruyla birden fazla ülkede koruma elde edebilmesiyle mümkün oluyor.
Ülkelere ayrı ayrı yapılacak başvurular bu kapsamda hem daha maliyet hem de zaman anlamında iş kayıplarına neden olurken, birçok ülke Madrid Protokolüne üye olarak tek bir başvuru ile birçok ülkede marka koruması elde edebiliyor.