Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, Ekonomi Gazeteciler Derneği (EGD) Anadolu Buluşmalarının Ordu programı kapsamında ekonomi basını ile bir araya geldi. Başkan Güler, Boztepede bir otelde düzenlenen programda ekonomi basın temsilcilerine Ordunun kalkınmasına yönelik nitelikli tarım, turizm, enerji alanlarında gerçekleştirdikleri proje ve çalışmalar hakkında bilgiler verdi.
Ekonomi Gazeteciler Derneği Başkanı ve TGRT Ekonomi Haberleri Müdürü Celal Toprakın başkanlığında Orduya gelen Bloomberg TV ana haber anchormanı Ali Çağatay, Habertürk yazarı Abdurrahman Yıldırım, Hürriyet Gazetesi yazarı Yalçın Bayer, Marketing Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Günseli Özen, Ekotürk TV muhabiri Serpin Alparslan, Dünya Gazetesi yazarı Yasemin Salih, Milliyet gazetesi gastronomi yazarı Talip Bayram, Türkiye gazetesi muhabiri Dursun Topçu, Kanal Ekonomi-Gazete Ekonomi yazarı Filiz Sonmazın katıldığı toplantıda Ordu ve Karadeniz Bölgesinin ekonomik, sosyal, stratejik ve geleceğe yönelik ekonomik projeleri değerlendirildi.
Başkan Güler, toplantıda barkovizyon gösterisi eşliğinde Ordunun kalkınmasına yönelik projeleri ele alan bir sunum gerçekleştirdi. Orduda klasik belediyecilik anlayışından farklı olarak projeler geliştirdiklerini belirten Başkan Güler, Belediyeciliğin görevleri arasında sosyal ve ekonomik kalkınma tanımı vardır. Biz üretim ağırlıklı bir kalkınma ve belediyecilik modeli kurmak istiyoruz. Burada yeni kaynaklarla yeni bir belediyecilik anlayışı hakim olsun istiyoruz. Bu amaçla yola çıktık ve stratejimizi Düşünen Ordu, Üreten Ordu, Yarışan Ordu düşüncesiyle oluşturduk. Önce zenginliklerimizi ortaya çıkarma, düşünme ve üretmeye yönelik bir görüş hakim olsun istedik. Düşünen Ordu derken, hem üreten anlamda hem de sosyal projeler hem de kültürel projeler üretelim istiyoruz. Ordu kültürü ve sanatıyla yaşanabilir bir şehir olsun, nitelikli tarımıyla başta fındık olmak üzere ekonomik zenginliğini oluştursun ve bunları ülkenin ekonomisine katkıda bulunarak sürdürsün istiyoruz dedi.
Kendi fındığımızı kendimiz toplayacağız
Toplantıda gerçekleştirdiği sunumda Türkiyenin en büyük tarım ihracat ürünlerinden biri olan fındığı ele alan Başkan Güler, ilginç noktaları göz önüne serdi. Türkiyenin dünya fındığının yaklaşık yüzde 75ini ürettiğini, Ordunun ise dünya fındık üretiminin yüzde 25ini, Türkiye üretiminin de yüzde 35ini gerçekleştirdiğine dikkat çeken Başkan Güler, bu üstünlükleri avantaja çeviren projeleri uygulamaya başladıklarını kaydetti.
Güler, şöyle konuştu:
"Dünyanın en fazla fındık üretiminin gerçekleştirildiği Ordu, çeşitli sebeplerle kendi fındığını toplamıyor, il dışından gelen işçilere fındık toplatıyordu. Yaptığımız hesaplamalara göre, hasat dönemi olan Ağustos ayında dışarıdan gelip fındık toplayanlar eski parayla Ordunun 45 trilyon lirasını alıp gidiyorlar. Bunun üzerine biz kurduğumuz tarım şirketi vasıtasıyla fındığı da biz toplatalım işçileri de sigortalı yapalım dedik ve ekipler kurup fındık topladık. Çokta başarılı olduk. Pilot bölge olarak Altınordu, Fatsa Ünyede gerçekleştirdik ve önümüzdeki yıl projeyi genişleteceğiz. Giresunda bizden proje desteği istedi. Sigortalı ekiplerimiz sadece ağustos ayında değil, hasat sonrası ve yeni dönem hasat öncesine kadar olan süreçte bahçelerin temizlenmesi, ilaçlanması, gübrelenmesini de yapıyor. Tabii bu arada fındık 1 ay toplandıktan sonra bahçeler boş kalıyor. Fındık bahçeleri bir nevi mera gibidir. Bahçelerde gezen tavuk, koyun, kuzulara açtık. Hayvancılık, organik yumurta üretimiyle hayvancılığa büyük katkı sağlayacağız.
Fındık potansiyelimiz ihracata yansımıyor
Ordunun dünya fındık üretiminin yüzde 25ini, Türkiye fındık üretiminin yüzde 35ini üretmesine rağmen bunu ihracatına yansıtmadığına dikkat çeken Başkan Güler, şöyle devam etti: Ordunun yüzde 35 payına göre ihracat rakamı 573 milyon dolardır. Ancak bu fındık ihracat edilirken Trabzona gidiyor ve oradan ihraç ediliyor. Ordunun direkt yapılan ihracat miktarı ise 152 milyon dolar olarak kalıyor. Dolayısıyla Ordunun görünmeyen fındık ihraç tutarı 421 milyon dolardır. Aynı şekilde Sakarya bölgesinden ihraç edilmek üzere fındıklar İstanbula gönderiliyor ve İstanbuldan çıkış yapıyor.
Sadece ordu için değil Karadeniz için de büyük düşünüyoruz
Orduyu hem ekonomik ve sosyal yönden hem de stratejik açıdan büyütmek için büyük düşündüklerini belirten Başkan Güler, bunun için vizyon projelere ağırlık verdiklerini belirtti. Karadeniz-Akdeniz yolu ve Ünye Konteyner Limanının önemine dikkat çeken Başkan Güler, açıklamalarında şu görüşlere yer verdi:
Karadenizden Akdenize denizyolu veya karayolu ile ihraç ürünü götürülmek istendiğinde Türkiyenin etrafını dolaşmak gerekiyor. Yani bir araç Karadenizden yola çıkıyor, Marmaraya geçiyor, oradan Egeye üzerinden Akdenize ulaşıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yaptığım dönemde 135 yıllık bir tarihi olan Karadeniz-Akdeniz yolu projesini başlatmıştım. Bu proje bitmek üzere. Bu yol vasıtasıyla Karadeniz ile Akdeniz 7-8 saatte birbirine ulaşıyor. Ünye Limanını Konteyner Limanı haline dönüştüreceğiz. Bununla ilgili proje hazırlıklarımızı sürüyor. Bu limanı tüm Karadeniz Bölgesini etkileyen, Türk Cumhuriyetlerine de hizmet verecek yatırım ve işletme anlayışıyla tasarladık. Karadenizin en büyüğü olacak olan bu liman Türkiyeyi de Karadenizde lider konumuna getirecektir. Akdeniz Bölgesinden Karadeniz ülkelerine ihracat yapılmak istendiğinde bu yoldan karayolu ile gelen ihraç ürünleri, Ordu-Ünye konteyner limanından Karadeniz etrafındaki ülkelere rahatlıkla ulaşabilecek. Halen bu yol üzerindeki illerin Karadeniz ülkelerine yıllık ihracat miktarı toplam 1.4 milyar dolar. Orta ve uzun vadede bu rakam çok daha artacak. Dolayısıyla bu vizyon proje ile Ordu ve Karadeniz daha da önem kazanacak.
Karadeniz vizyonunu geniş tutmalı
Doğu Karadenizdeki illerin hedef büyütmeleri ve Karadeniz etrafındaki ülkeleri komşu gibi görmeleri gerektiğine dikkat çeken Başkan Güler, bu konuda vizyonun geniş tutulması gerektiğine de işaret ederek, Mesela bizim Ordunun komşuları kim dediğimizde Samsun, Giresun, Sivas, Tokat görülür. Oysa vizyonumuzu geniş tutarsak Ordunun komşuları Karadeniz etrafındaki Soçidir, Tiflistir, az ötesi Odessadır, Yaltadır, Bükreştir ifadelerini kullandı.
Artık yanık türküler söylemek istemiyoruz
Uyguladıkları projelerin diğer Karadeniz illerinde de uygulanmasının sağlanması gerektiğini vurgulayan Güler, şöyle tamamladı:
Biz uyguladığımız nitelikli tarım projelerini turizm ile birleştireceğiz. Bizim asıl amacımız bölge insanının doğduğu yerde doymasıdır. Doğduğu yerde doyan bir Karadenizli profili ortaya çıkarmak istiyoruz. Tersine göç göçü önlemek istiyoruz aslında. Esas hedef budur. Yıllarca hep göç etmişiz, sonra yanık gurbet türküleri söylüyoruz. Şimdi türkülerimizi Orduda söyleyeceğiz. Aynı zamanda köy-şehir entegrasyonu oluşturmak, Almanya, Hollanda köy modelleri ortaya çıkarmak istiyoruz. Köy-şehir entegrasyonu turizm ile birleştiği zaman Doğu Karadeniz bambaşka hale gelir.