Türk dünyasının en önemli yazarlarından biri olan ve kitapları dünyanın pek çok diline çevrilen Cengiz Aytmatov, Uludağ Üniversitesinde düzenlenen sempozyumla anılıyor
Türk dünyasının en önemli yazarlarından biri olan ve kitapları dünyanın pek çok diline çevrilen Cengiz Aytmatov, Uludağ Üniversitesinde düzenlenen sempozyumla anılıyor.
Uludağ Üniversitesi ve Türk Ocakları Bursa Şubesinin ortaklığında hazırlanan Her Yıl Bir Büyük Türk Bilgi Şölenlerinin dördüncüsü olan Cengiz Aytmatov Sempozyumu başladı. Mete Cengiz Kültür Merkezinde gerçekleştirilen sempozyuma Cengiz Aytmatovun oğlu ve Kırgızistan eski Dış İşleri Bakanı Askar Aytmatov ve Kırgızistanın İstanbul Başkonsolosu Erkin Spokov da katıldı. UÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Ulcay, Cengiz Aytmatovun sadece Kırgızistanın değil Türk coğrafyasının yetiştirdiği en büyük edebiyatçılardan birisi olduğunu söyledi. Aytmatovun Türk tarihini, geleneklerini ve dilini dünyaya tanıtan, Türkler arasında fikir ve gönül birliğini sağlayan isimlerin başında geldiğini belirten Rektör Yusuf Ulcay, Kaşgarlı Mahmut ve Yusuf Has Hacip gibi Cengiz Aytmatov da Kırgız topraklarından yetişip Türk dünyasına yol gösteren birer kutup yıldızı gibi parlamaya devam etmektedir. Türk milletinin gönül birliğini inşa eden dil ve düşünce ustalarından Cengiz Aytmatov, eserlerindeki yüksek şahsiyetli kahramanlarıyla bizlere bir ideal bir ufuk çizerken, önemli ikazlarda da bulunur. Türk tarihinde ve destanlarında önemli ve özel bir yeri bulunan kurt figüründen yola çıkarak ölümsüz eserler bırakan Aytmatov, sosyal psikolojiye kazandırdığı mankurt kavramıyla bizlere çok önemli mesajlar vermektedir diye konuştu.
Türkün genlerinde esareti ve köleliği kabullenmek yoktur diyen Rektör Ulcay, tarih boyunca ağır sınavlardan geçen Türk-İslam dünyasının, zaman zaman zorlu siyasi, sosyal ve ekonomik süreçler nedeniyle tek vücut olamadığına işaret etti. Güçlü bir ortak kültür ve bağlar üzerinde yaşayan Türk-İslam medeniyetinin geçmişte olduğu gibi yine geleceğe yön verecek potansiyele sahip olduğunun altını çizen Ulcay, Bölgenin kadim devletleri olarak dayanışma ve iş birliği içinde hareket edersek milletimizi ve bölgemizi refaha, huzura ve adalete kavuşturacak büyük başarılara imza atabiliriz. Küresel ekonomi ve siyaset aktörlerinin bölgemizde egemenlik adına açık bir rekabete girdiğinin farkındayız. Yaşadığımız küresel değişimin olumsuz etkileri en çok bu coğrafyada hissediliyor. Ancak, bu tehlike ve tehdidi fırsatlara çevirmek de bizim elimizde. Bu coğrafyanın mirasçıları olarak bölgemizin kaderinde söz sahibi olabilmek için global siyasetin nesnesi değil öznesi olmak durumundayız. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğanın da katılımlarıyla geçtiğimiz günlerde hizmete açılan Bakü-Tiflis-Kars demiryolu projesi gibi ortak geleceğimiz için atılan çok önemli adımların devam etmesi en büyük arzumuz. Türklerin tarih yazan ve tarih yapan bir millet olduğunu hep birlikte ortaya koymaya devam etmeliyiz. Bu süreçleri ortak akılla iyi analiz eder ve Türk devletleri olarak doğru yaklaşımları sergileyerek Orta Asya birliğini sağlayabilirsek 21. yüzyıl Türklerin çağı olacaktır dedi.
Cengiz Aytmatovun oğlu Askar Aytmatov ise sempozyumun kendisi için çok özel bir yeri olduğunu vurguladı. Bursaya ve Uludağ Üniversitesine ilk kez geldiğini açıklayan Askar Aytmatov, Uludağ Üniversitesi hakkında çok şeyler duydum. Bugün de kendi gözlerimle görmüş oluyorum. En önemlisi de bütün hocalarımıza ve şöleni organize eden herkese çok teşekkür ediyorum. Bana göre bu çok özel bir etkinlik. 2018 yılı babamızın iki yıldönümü birden olacak. İlki 90. yaş dönümü olacak. İkincisi ise vefatının 10. yıldönümü olacak. Böylece bu şölenin bugün yapılması çok zamanında ve yerinde olacak. Önümüzdeki Aytmatov yılının başlangıcı olacak şeklinde konuştu.
Türkiyenin Cengiz Aytmatovun ikinci evi olduğunu söyleyen Askar Aytmatov; Kendisini hem Türk hem de Kırgız olarak görüyordu. Türkiyeye sık sık geliyordu. Burada okurlarıyla, meslektaşlarıyla ve arkadaşlarıyla görüşürdü. Ben babama çok minnettarım. Türkçülüğü ve Türkiye sevdasını çok küçük yaşta bana aşıladı. 1977 yılında öğrenciyken beni ilk kez Türkiyeye getirdi. Bu da benim hayatımdaki ilk aşk gibi oldu. Siz de biliyorsunuz ki ilk aşk asla unutulmaz. Babam sayesinde kendi hayatımda bir tercih yaptım. Böylece diplomat oldum. Benim için önemli olan bu sempozyum fırsatıyla Türk okuyucularına ve Türk halkına içten gelen şükranlarımı belirtmektir. Zaman maalesef çok acımasız davranıyor. 10 yıl geçti üzerinden. Bu süre zarfından bazı değerler unutuluyor. Ancak gerçek değerler kalıyor. Daha da netleşiyor. Bugün burada Cengiz Aytmatovu bizimle birlikte anıyorsunuz. Bunun için hepinize çok teşekkür ederim diye konuştu.
Kırgızistan İstanbul Başkonsolosu Erkin Spokov da, Cengiz Aytmatovun sadece Kırgızların değil bütün Türk dünyasının ortak dili olduğunu belirtti. Bir edebiyatçı, bir yazar ve iyi bir diplomat olduğunu kaydeden Spokov, Aytmatova olan sevgi her geçen gün artarak devam ediyor. Bugün çok önemli bir sempozyumu Bursada gerçekleştireceğiz. Başta Aytmatovun oğlu olmak üzere birbirinden değerli çok önemli konukları Uludağ Üniversitesinde ağırlamış olacağız dedi.
Türk Ocakları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Filiz Yavuz, sempozyumda emeği geçen herkese çok teşekkür etti. Yavuz, geçmişini bilmeyenlerin geleceklerini kurma imkânları olmadığına işaret etti.
Türk Ocakları Derneği Bursa Şubesi Başkanı Prof. Dr. Selçuk Kırlı da Aytmatovun bütün insanlığa önemli değerler kattığını aktardı. 4 yıldır dünya kültürüne katkıda bulunan bir Türkü tartışmayı, konuşmayı ve kitaplaştırarak gelecek nesillere aktarmayı hedeflediklerini vurgulayan Selçuk Kırlı, İsmimiz dünyanın farklı köşelerinde başka şekillerde anılsa da aynı soyun evlatları olarak en önemli görevlerimizden birisi, değerlerimizin unutulmasını engellemek ve o değerlerin ürettikleri insanı değerleri bütün insanlara mal etmektir şeklinde konuştu.
Yarın (salı) sona erecek sempozyumda 9 oturumda yaklaşık 50 akademisyen Aytmatovu anlatacak.