MİTin geçen Mayıs ayında İstanbulda gerçekleştirdiği operasyonla yakaladığı MOSSAD ajanı Selçuk Küçükkaya ve beraberindeki 16 kişinin siyasal ve askeri casusluk suçundan yargılanmalarına başlandı.
Milli İstihbarat Teşkilatının (MİT) geçen Mayıs ayında İsrail İstihbarat Servisi MOSSADa çalıştığı ve Taner Sezgin kod adını kullanan Selçuk Küçükkayanın liderlik ettiği casusluk şebekesine operasyon düzenlemişti. 15 yıldan 20 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan 6sı tutuklu toplam 17 sanığın yargılanmasına başlandı. İstanbul 30. Ağır ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, 6sı tutuklu 16 sanık ve tarafların avukatları hazır bulundu. Sanık Serkan Özdemircinin ise firari olduğu öğrenildi.
Orada yalan makinesi ve çip olduğu doğrudur
Tutuklu sanık Selçuk Küçükkaya savunmasında, Askeri casusluğu kesinlikle kabul etmiyorum. Devletimi milletimi seven bir insanım böyle bir şey yapma imkanım yok. Yaptığım faaliyetler ticaridir. Kayınbiraderimle çalışmaya başladım. Gittiğimiz her yerde bölgenin en iyi yerlerinde bulunduk, hep ticaretle ilgili sohbet ettik. Ben Kapalıçarşı çocuğuyum, insanın nereli olduğunu anlarım. İş verenlerim bütün bilgileri bana yolluyorlardı. Bunun gibi araştırmalarda bulunduk. 56 gün sorgu tekniklerinde kaldım bulunduğum yer ülkemi her şartta korumaya çalışan bir yerdi. 56 günlük süreçte psikolojim çok bozuktu. Orada yalan makinesi ve çip olduğu doğrudur. Korkum çok büyüktü 6 aylık süreçte sadece o korkuyu atlatabildim. Sanık Musa Kuş daha önce beni aradı, İlk temasımız internetten oldu, sonra telefonla görüştük. Kendisi bana bilgi akışı sağladı. Musanın nereden bilgi aldığını ben ona sormam o da bana sormaz dedi.
Bizim işimiz kendini farklı göstermeye çalışmak
Sanık Küçükkaya, savunmasının devamında dedektiflik yaparken kamusal alanda insanları takip ettiğini ve kimsenin özeline girmediğini iddia ederek, Benim amacım araştırmak ve gözlemlemek bana kanunsuz gibi gelmedi. Kamusal alanda insanları takip ediyorduk kimsenin özeline girmiyorduk. Hata yapmışım kabul ediyorum, hak ettim. Sosyal medyadan verdiğim ilanı Taner Sezgin olarak girdim. Bizim işimiz kendini farklı göstermeye çalışmak. Burada herkes takma isim kullanır, emekli bir polisle tanıştım dedektiflik işi takma ad ile yapılır dedi. Kapalı Çarşıda tezgahtardım daha sonra yurtdışına gidip eğitim aldım. İsrailde eğitim almadım şeklinde konuştu.
1 tutuklu sanığın tahliyesine karar verildi
Alınan savunmaların ve beyanların ardından mahkeme, suç vasıf ve mahiyeti değişme gerekçesiyle tutuklu sanık Emre Birtürkün tahliyesine karar verdi. Heyet, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığına müzekkere yazılarak, dosya kapsamında mağdurlara ait elde edildiği iddia edilen tüm bilgilerin, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin veya yabancı bir devletin güvenliği ya da iç-dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgilerden olup olmadığına ilişkin ayrı ayrı incelenerek rapor istenilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
Olayın geçmişi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan İddianamede, boşanma davalarında taraflara bilgi toplayan özel dedektif sanık Selçuk Küçükkayanın, MOSSADın Türkiyede ikamet eden, İranla ticari ilişkilere sahip1 şirketin ve 23 şahsın takibini gerçekleştirerek elde ettiği bilgileri MOSSADa ilettiği ve bu bilgilerin Türkiye Cumhuriyetinin menfaatleri için gizli kalması gereken verilerle bilgiler olduğu anlatıldı.
Sanık Küçükkayaın, kimlikleri tespit edilemeyen Hose-Jorge Satia, Thomas Alfonso ve Raul isimlerini kullanan MOSSAD üyeleriyle, TSKdan FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan ihraç edilen ve firari olduğu tespit edilen Serkan Özdemirci vasıtasıyla tanıştığı, Özdemircinin, sanık Küçükkayadan İstanbulda ki 3 ayrı şirketin ticari sırlarına ulaşarak raporlamasını istediği belirtildi.
MOSSAD üyeleri tarafından eğitim aldı
Hazırlanan iddianamede, sanık Küçükkaya, takip edeceği şahısların tüm bilgilerini, Türkiyede çoğunlukla akrabalarının bulunduğu şebekede yer alan Cahit takma isimli sanık Musa Kuş aracılığıyla ulaştığı, MOSSAD yöneticileri tarafından yurtdışında sanığa eğitim verildiği ve Küçükkayanın oluşturduğu gruplar aracılığıyla MOSSADın talimatlarıyla bilgi alındığı aktarıldı. Öte yandan, yurt dışında gerçekleştirdikleri para transferlerinin takma isimlerle kripto para ya da kurye kullanarak gönderdikleri veya elden ödeme yaptıkları da ifade edildi.
Sanıkların 15 yıldan 20 yıla kadar hapsi istendi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 6sı tutuklu 17 sanık hakkında siyasal ve askeri casusluk suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını talep etti.