MHP Genel Başkanı Bahçeli: "İnsana tepeden bakan, insana hasret ve haysiyetine ters yaklaşan belediyelerde gelecek yoktur"

#Siyaset |
09 Ara 2017 / Cmt 12:37

Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "İnsana tepeden bakan, insana hasret ve haysiyetine ters yaklaşan belediyelerde gelecek yoktur

Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "İnsana tepeden bakan, insana hasret ve haysiyetine ters yaklaşan belediyelerde gelecek yoktur. Bunların varlık ve devamı halindeyse huzur olmayacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi üretken belediyecilik anlayışıyla belediye yönetimlerinde göstermiş olduğu farkıyla Türk siyasetinde müstesna, Türk milletinin gönlünde muteber bir yeri vardır" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet bahçeli, partisinin Antalya Belek Turizm Merkezi’deki bir otelde düzenlenen Belediye Başkanları Toplantısı’nda konuştu. Modern çağın en belirgin arayışının sonraki adımın ne olması gerektiği sorusuna verilecek cevapta gizli olduğunu söyleyen Bahçeli, bir işin, bir politikanın, bir eylemin, bir kararın sonrasını düşünmenin, sonrasında ortaya çıkacak yeni durumlara intibak için planlamalar yapmanın stratejik düşünebilme kabiliyetine işaret ettiğini söyledi. Ezbere dayalı anlayışın, aklın durması, zekanın körelmesi demek olduğunu hatırlatan Bahçeli, durgunluğu aşacak güçlü bir irade kuvveti varsa, bunla birlikte sağlam duruşu temin ve teşvik edecek fikri bir ifade kudret hakimse, gelişme, büyüme, yükselme arayışın hiç bitmeyeceğini söyledi.
Milletvekilleri, Belediye Başkanları ile il ve ilçe başkanlarının katıldığı toplantıda çalışmanın önemine dikkat çeken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Başarmanın sınırı yoktur daha güzeline daha fazlasına daha çoğuna ulaşmanın bahanesi de yoktur. Statik bir bünye, stratejik bir düğümdür, çözülmesi lazımdır. İhmalkarlık emanete düşürülmüş kara bir lekedir, temizlenmesi lazımdır. Zamanın gerisinde kalma, zamanın dışında savrulmak, insandan kopmak, sosyal gerçeklerden uzaklaşmak demektir. Ne var ki Türk Milliyetçiliği zamanlar üstü bakabilme misyonudur. Atalarımızın dediği üzere basiret ve ileriyi görme hasretinde rivayet olmaz. Milliyetçiliğimizin özünde ufuklar ötesini görebilme, uzakları yakına getirebilme vizyonu vardır. Bu nedenle davamız büyük, davamız kutlu, davamız doğrudur. Hakkın yolundayız, milletin yanındayız. Her zaman insanımızın huzur, refah, mutluluğunu amaçladık, amaçlamaya da devam ediyoruz. Türkiye’nin aç tok esirler ülkesi olmaması için mücadele veriyoruz. Tam 48 yıldır dik baş, tok karın, mutlu yarın çalışıyor, çabalıyor, adımlarımızı buna göre atıyor, parlak partimizi buna göre planlıyoruz. Tesadüflerin lütfuna sığınarak ülkülerimize ulaşamayacağımızı biliyoruz. Yerinde sayan, olduğuyla yetinen, fazlasını talep etmeyen hatta kısır döngüye kapılan fert veya toplumların ilerlemesini bir adım ileriye gitmesini zor görüyoruz. Tarihimize inanıyor, tarihimize güveniyor, sabır ve sadakatle Türk milletinin hizmetkarlığına talip olduğumuzu söylüyoruz. İnsanımızla kucaklaşıp umutları kanatlandıracağımız milletimizle buluşup, hiyanet, hamakat ve hamaseti buruşturup atacağız. Merhum başbuğumuz Türkeş bey, buluşma yerimizi büyük Türkiye, buluşma noktamızı imanlı Türk ferdinin kafası, kalbi olarak belirlemiştir. İşte biz bu hedefe bağlıyız" dedi.

"Bu hedefin gerçekleşmesi için insan gücü gayretle mücadele ediyoruz"
Milliyetçi Hareket Partisi’nin yönetimindeki tüm belediyelerin bu gayeye uygun ve bununla ilgili çalışmalarını yaptığını kaydeden Bahçeli, "Yapmayı da sürdürüyorlar. Belediye demek umut demektir. Belediye demek çare demektir, belediye demek günün 24 saati açık kapı demektir. Siyasetimizin öznesi insandır, o halde insanımıza mazeretsiz hizmet boynumuzun borcudur. Bu aynı zamanda manevi ödevimiz, siyasi görevimizdir. Belediyeler hayatın bizzat içindedir, öyle de olmak durumundadır. Bu itibarla toplumun en ücra köşelerine kadar sirayet eden, etmesi gereken siyasetin ana damarı belediyedir. Hayatın normal akışı inde, insanla doğrudan temas kuran, insanın sorunlarına kafa yorup, bıkmadan, usanmadan yüksünmeden samimi çözüm yolları arayan kim olursa olsun, başımızın üstünde yeri vardır. Çalışmanın sonu yoktur. Bununla birlikte gevşek, sorumsuz, sorunlara sırtını dönmüş belediyelerde ayrım yoktur. İnsana tepeden bakan, insana hasret ve haysiyetine ters yaklaşan belediyelerde gelecek yoktur. Bunların varlık ve devamı halindeyse huzur olmayacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi üretken belediyecilik anlayışıyla belediye yönetimlerinde göstermiş olduğu farkıyla Türk siyasetinde müstesna, Türk Milleti’nin gönlünde muteber bir yeri vardır. Azı çok yapmak istedik ki sizler başardınız. Gariplere, düşkünlere, muhtaçlara, dar kalmışlara ulaşmak istedik, sizler başardınız. Siyasete ahlak, adalet ve kalite kattınız. Yol, asfalt alt yapı, çevre düzenlemesi, park, bahçe devasa yatırım yapmakla kalmadınız, hamdolsun gönüllerle girdiniz, 3 hilali gururla temsil ettiniz” diye konuştu.

"Devlet işi bizim için emanetullahtır"
MHP’li belediyelerin beldeden ilçeye, ilden büyükşehir belediyelerine kadar sorumluğu üstlendiği her vatan köşesinde, emanetin hakkını verdiğini söyleyen bahçeli şöyle dedi: "Kaldı ki bizim nezdimizde devlet işleri emanetullahtır. Ancak bununla yetinemeyiz, hep bir adım önde olmalıyız, yapılanlarla avunamayız, hep öne çıkmalı, fani ömürlerin övgüsünü kazanmalıyız. Hep daha fazlasını yapmakla mükellef olduğumuzu özellikle bilmenizi isterim. Hayat devam ediyor, dünya dönüyor, Türkiye hasretle istikrar ve huzuru bekliyor .Meseleler birbirini kovalıyor, her yeni gün farlı ihtiyaç ve beklentileri deşifre ediyor. Yerelden tutuşacak bir kıvılcımın hızla yaygınlaşarak, Genele kadar sıçrayacağını unutmayınız. Milletimiz, Milliyetçi Hareket Partisi’nin belediye hizmetlerini yakından tanıyor, yakından görüyor, birebir şahit oluyor. Eğer yerelde aşı tutmuşsa, eğer yerelde milli memnuniyet oluşmuşsa, eğer yerelde partimize geçer not verilmişse emin olun önümüze kimse çıkamayacak, iktidarımıza hiçbir güç engel olamayacaktır. Çünkü Türkiye’nin yönetiminde ilk durak yeri, ilk imtihan sahası yerel yönetimlerdir. Aziz milletimiz MHP’li belediyelere bakarak siyasetimizle ilgili değerlendirmelerde bulunacak, iradesini buna göre şekillendirip somutlaştıracaktır. Bu kapsamda görevimizle sırtladığımız yük ağırdır, inancım odur ki bugüne kadar taşıdığınız sorumluluğu, nasıl bugünlere kazasız belasız getirmişseniz, bundan sonra da aynı heyecanla götüreceğinizden kuşku duymuyorum."

"2019 zorlu ve çetin geçecektir"
İlk hedef Mart 2019’daki mahalli idare seçimler olduğunu ,bu seçimlere çok sıkı, çok yoğun, çok etkili bir şekilde hazırlık yapacaklarını söyleyen Devlet Bahçeli, sempatiyle birlikte empati kuracaklarını ve Allah’ın izniyle mutlaka başaracaklarını, seçimlerden alınlarının akıyla çıkacaklarını kaydetti. Bahçeli şöyle devam etti: "Mart 2019 mahalli idareler seçimleri aynı zamanda 2019 Kasım ayında yapılacak CumhurBaşkanı ve milletvekilliği Genel seçimleri için de bir işaret fişeği bir deneyim olacak. Milli iradenin istikamet ve tercihi hakkında bizlere bir fikir verecektir. Mahalli idareler seçimlerinde gücümüzü gösterip, milletimizin takdir ve teveccühüne layık olursak, inanıyorum ki diğer iki seçime güçlü bir şekilde mührümüzü vurmak kaçınılmaz bir siyaset ve demokrasi gerçeği olacaktır. Şimdiden hazırlıklarımızı buna göre yapmalıyız. Şimdiden çalışmalarımızı derinleştirmek, vatandaşlarımızın elinden tutmak kapısını çalmak, gönüllerine girmek durumundayız. Boşa geçecek zaman kalmamıştır. Zira 2019 hem zorlu hem de çetin geçecektir. Buna dikkat etmek, sanki yarın seçim varmış gibi sanki yarın kader seçimine giriliyormuş gibi dakik, atik ve hazırlıklı olmak, ertelenemez bir ihtiyaçtır. 2019 Mart’ında kapıdan bakmak, kazma kürek yapmak istemiyoruz. Yolu yok başaracağız, çaresi yok kazanacağız, seçeneği yok 3 hilalli mahalli idarelerin burcuna dikeceğiz. Buna varım, bu hedefe yürekten bağlıyım diyen kim varsa hangi arkadaşımız bulunuyorsa, yürüyüşümüz beraberdir, birlikteliğimiz bakidir. 1 Kasım milletvekili seçiminden sonra partimiz boyunduruk altına alınmak istendi. Teslimiyetimiz, tökezlememiz hatta paradigma değişimi altında siyasi tavsiye ve tahliyemiz hedeflendi. Otel salonlarından tarla kongrelerine kadar yaşanmadık rezalet bırakılmadı."