#Siyaset |
21 Ara 2017 / Per 20:55
İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşarın konuğu olan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Kimse durup dururken Amerikan karşıtlığı yapmıyor
İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşarın konuğu olan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Kimse durup dururken Amerikan karşıtlığı yapmıyor. Trump yönetimi evet kararına rağmen biz büyükelçiliğimizi de taşıyacağız diyebilir, ama ABDyi hangi ülke takip edecek, hangi ülke Büyükelçiliğini Tel-Avivden Kudüse taşıyacak? Şuana kadar gördüğümüz kadarıyla bunu hiçbir ülke yapmayacak" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşarın sunduğu TGRT haber Gündem Özel programında konuk oldu. Türkiye saatiyle aynı zamanda New Yorka BM Genel Kurulunda Kudüsün mevcut statüsünün korunmasıyla ilgili tasarı teklifi oylaması gerçekleşirken, Kalın ve Yaşar konuya ilişkin değerlendirmelerini aktardı. Bir taraftan Amerikanın, diğer taraftan İİTde aldığı kararla Türkiyenin press yaptığını ifade eden Yaşar, Cumhurbaşkanı Erdoğanın "dünya beşten büyüktür" sözüne atıfta bulunarak, bu oylamanın zuhuru olabileceğini kaydetti.
"3te 2 çoğunluk bekliyoruz"
Yaşarın Amerika yönetiminin tehdidinin de altını çizmesine ilişkin değerlendirme yapan Kalın ise, "Biz 3te 2 çoğunluğun sağlanacağını bekliyoruz. Çünkü Güvenlik Konseyine sunulan karar 15 ülkenin oylamasında, 14e 1 çıkmış ve sadece Amerikanın vetosuyla reddedilmişti. 14 ülke Kudüs konusunda mutabakat halinde hareket etti. Bu önemli bir kazanım, bunun bir yansıması olarak da, 3te 2 çoğunluğun yani 129 ülkenin evet vermesi bekleniliyor. Tahminler yüzde 70 civarındaydı ama Amerikanın presi neticesinde fireler muhtemelen olacaktır. Bazı ülkeler katılmayacağını, çekimser oy kullanacağını açıkladı" şeklinde konuştu.
"ABD kararından vazgeçmezse gayrihukuki bir işlem yapmış olur"
Bu tartışmanın Kudüs meselesinin ne kadar hassas olduğunu ve küresel bir nitelik kazandığını göstermesi bakımından önemli olduğunu aktaran Kalın, netice ne olursa olsun bu konunun takipçisi olunacağını kaydetti. Evet kararına rağmen Amerikanın kendi kararından vazgeçmeyebileceğini de ifade eden Kalın, "Bu durumda BM kararlarıyla tescil edilmiş gayrihukuki bir işlem yapmış olur. Aslında şuanda da daha önceki Amerikan yönetimlerinin altına imza attığı bir kararı ihlal ediyor. Buradaki asıl mesele bizim neden tepki gösterdiğimizdir. Kudüsün tarihi ve dini gerçekleri göz önünde bulunduğunda hangi ülke tarafından olursa olsun tek taraflı olarak İsrailin başkenti olarak ilan edilmesi, gayri hukuki ve tarihi gerçeklerle bağdaşmayan bir karar. Ayrıca bu durum iki devletin çözüm sürecini zora sokan ve orta doğudaki barış sürecini de etkisiz hale getiren bir karar. Trump yönetiminin biz yeni bir orta doğu barış süreci planı üzerinde çalışıyoruz şeklinde bir kararı varsa bu zaten ölü doğmuş bir plan demektir. Çünkü Filistin meselesindeki temel problem, barış için uygun bir zemin bulunup bulunmadığı değil, İsrailin işgalidir. İsrailin kurulduğu tarihten bugüne yaptığı onlarca eylemler, Gazzeye saldırılar, işgal politikaları ve yerleşim politikaları neticesinde ortaya çıkan bir tablo var. Bu tablo ne Filistinlilerin iradesiyle, ne de uluslararası toplumun onayıyla ortaya çıkan bir tablo. İsrailin özellikle ABD ile kuruduğu ittifak ve AB ülkelerinden aldığı destek neticesinde ortaya çıkmış bir tablodur bu. Cumhurbaşkanımız çeşitli vesilelerle bir harita paylaştı. 1947den 67ye ve bugüne dair olan o harita, Filistinin asli topraklarının nasıl eridiğini gösteren bir ibret tablosudur aslında. Dolayısıyla işgal politikaları devam ettiği müddetçe, ne Kudüs, ne Filistin toprakları ne de orta doğuda barış, istikrar ve huzurun gelmesi mümkün değil. İsrailin yapması gerek işgal politikalarına son vermektir" diye konuştu.
"ABDnin kararındaki hayır Filistinin hatırlanması oldu"
2010-2011den beri terör olaylarından dolayı Kudüs meselsinin unutulmuş olduğuna dikkat çeken Kalın, "Belki Trump yönetiminin bu kararının en hayırlı neticelerinden birisi Filistinin hatırlanmasına sebep olması. Türkiye aldığı inisiyatifle çok önemli bir öngörüde bulundu. Cumhurbaşkanımız hemen gerekli süreçlerin başlatılması talimatlarını verdi" dedi.
Yaşarın Türkiyenin İİTde aldığı kararla bir yol haritası çizdiğini ve şuanda bu yol haritasının gereklerini yerine getirdiğini ifade etmesi üzerine Kalın, "Biz bu kararın yanlış olduğunu ifade ettik ama onlar yollarına devam ettiler. BM Genel Kurulundaki oylama önemli eğer karar çıkarsa tarihi bir karar olacak ve tarihi bir ana şahitlik etmiş olacağız. Bu durum bizim açımızdan Yahudilik, İslam meselesi değildir, Kudüs meselesi işgal meselesidir" cevabını verdi.
Konuyla ilgili gayri insanileştirme süreçleri işletildiğini belirten Kalın, Kudüs hadisesinde Amerikanın tek başına kaldığını, bu nedenle de çok açık bir şekilde, diplomasi tarihinde görülmemiş bir nobranlıkla tehdit etmeye başladığını söyledi. Amerika yönetiminin "Biz bunları tek tek not alacağız, sizi cezalandıracağız" ifadelerinin BMde işleri bu noktaya getirdiğinin altını çizen Kalın, "Kimse durup dururken Amerikan karşıtlığı yapmıyor. Trump yönetimi biz büyükelçiliğimizi de taşıyacağız diyebilir, ama ABDyi hangi ülke takip edecek, hangi ülke Büyükelçiliğini Tel-Avivden Kudüse taşıyacak? Şuana kadar gördüğümüz kadarıyla bunu hiçbir ülke yapmayacak" dedi.