#Siyaset | İHA
10 Ara 2019 / Sal 12:03
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Aralık İnsan Hakları Gününde Nobel Edebiyat Ödülünün Bosna Hersekte yaşanan soykırımı inkâr eden ve savaş suçlularını savunan ırkçı bir şahsa verilmesi, insan hakları ihlallerinin ödüllendirilmesinden başka hiçbir anlam taşıyamayacaktır dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Aralık İnsan Hakları Günü münasebetiyle bir mesaj yayımladı. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin kabul edilişinin 71inci yıl dönümü vesilesiyle vatandaşların ve tüm dünyanın İnsan Hakları Gününü tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajında şu ifadelere yer verdi:
Ne yazık ki bu günü beyanname ile güvence altına alınan hakların ihlal edildiği, adaletsizliğin arttığı, masumların inançları yüzünden katledildiği, merhametle insanlık arasında yeni duvarların örüldüğü bir yılın sonunda karşılıyoruz. Bu sene içerisinde Christchurchde bir camiyi, Sri Lankada bir kiliseyi, Kaliforniyada bir sinagogu hedef alan terör eylemleri, kültürel ırkçılığın, tahammülsüzlüğün ve İslam düşmanlığının ulaştığı vahim boyutları bir kez daha gözler önüne sermiştir. Küresel barış ve istikrarı tehdit eden bu meselenin en büyük sorumluları, İslam nefretini bir oy aracı olarak kullanan siyasetçiler, nefret söylemini ifade özgürlüğü adı altında normalleştiren medya ve mevcut yapılarıyla günümüz sorunlarına çözüm getiremeyen uluslararası örgütlerdir. Komşumuz Suriyedeki milyonlarca insanın feryadını 9 yıldır duymazdan gelen uluslararası toplum, bu suskunluğuyla en büyük darbeyi İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde yer alan değerlere vurmuştur. 10 Aralık İnsan Hakları Gününde Nobel Edebiyat Ödülünün Bosna Hersekte yaşanan soykırımı inkâr eden ve savaş suçlularını savunan ırkçı bir şahsa verilmesi, insan hakları ihlallerinin ödüllendirilmesinden başka hiçbir anlam taşıyamayacaktır. İnsan haklarının hiçe sayıldığı böylesi bir dönemde Türkiye, gerek milyonlarca ihtiyaç sahibine sağladığı insani yardımlarla, gerekse birden fazla terör örgütüyle eş zamanlı yürüttüğü mücadelesiyle dünyada adaletin tecellisi için sorumluluk üstlenmektedir. Küresel ölçekteki çabalarımızın yanında ülkemizde de insan haklarının en üst düzeyde korunması, Türkiyede yaşayan herkesin İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde yer bulan temel hak ve özgürlüklerinin güvence altına alınması için mücadelemiz sürmektedir. 2019 yılı içinde yeni Yargı Reformu Stratejimiz açıklanmış, bu strateji çerçevesinde hazırlanan ilk yasama paketi kanunlaşmış, İnsan Hakları Eylem Planının tamamlanması için çalışmalara hız verilmiştir. Ülkemiz, insan odaklı devlet geleneğinden aldığı ilhamla demokrasi ve temel özgürlükler alanındaki reform iradesini önümüzdeki dönemde de sürdürecektir. Bu düşüncelerle 10 Aralık İnsan Hakları Gününü bir kez daha kutluyor, bu günün milletime ve tüm insanlığa barış, huzur ve adalet getirmesini temenni ediyorum.