#Siyaset | İHA
19 Oca 2024 / Cum 14:37
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Bağlantısızlar Hareketi (NAM) Devlet ve Hükümet Başkanları 19. Zirvesinde gerçekleştirdiği konuşmada Türkiye, geniş diplomatik ağı ve siyasi kararlılığıyla, Afrika, Asya ve Latin Amerikada sorun çözücü, sistem iyileştirici ve dönüştürücü bir aktördür dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, dün geldiği Ugandada temaslarını sürdürüyor. Yılmaz Ugandanın başkenti Kampalada düzenlenen Bağlantısızlar Hareketi (NAM) Devlet ve Hükümet Başkanları 19. Zirvesinin açılışına katıldı. Zirvede konuşan Yılmaz Kampalada bulunmaktan memnuniyet duyduğunu dile getirerek, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğanın ve Türk halkının selamlarını sizlere iletti. NAM başkanlığındaki önemli rolünü başarıyla tamamlayan Azerbaycana da Türkiyenin içten tebriklerini ileten Yılmaz, Bağlantısızlar Hareketi, tarihi boyunca barışçıl, adil ve güvenilir bir uluslararası düzenin önde gelen sancaktarlarından biri olmuştur. Aradan geçen 60 yıl içinde dünya birçok vahşete ve şiddetli çatışmaya tanık olmuştur. Bununla birlikte, İsrailin Gazzeye ayrım gözetmeksizin yaptığı saldırılarının 7 Ekimden bu yana Filistinlilere yaşattığı yıkım, birçok açıdan daha önce hiç görülmemiştir. BM Güvenlik Konseyi, yapısında var olan kusurları nedeniyle felç olmuş ve ateşkes için çağrı bile yapamamıştır. Neyse ki, uluslararası toplumun ezici çoğunluğu bu adaletsizliği reddetmektedir. İsrailin Gazze Şeridindeki Filistinlilere yönelik eylemleriyle ilgili olarak, Güney Afrika tarafından Soykırım Sözleşmesi kapsamında İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanında açılan dava sürecini ve yakın geçmişte yapılan duruşmaları yakından takip etmekteyiz. Devam eden yardım çabalarına gelecek olursak, Türkiye, El Arişe hava ve deniz yoluyla 6 bin tona yakın yardım yaparak, Gazzeye hayat kurtarıcı insani yardım ulaştırmada önde gelen ülkeler arasında yer almıştır. Ortaya çıkan kriz bir hususu açıkça ortaya koymuştur: İsrail-Filistin çatışmasını çözmeden Orta Doğuda kalıcı bir barış olamaz. Kalıcı çözümün ancak başkenti Doğu Kudüs olan, 1967 sınırlarını esas alan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin Devletinin kurulmasıyla mümkün olacağına inanıyoruz. Çatışmanın bölgesel bir savaşa dönüşmesinin önlenmesi de bir diğer önceliktir. Bu, durumu kontrol altında tutmak için hem bölge içinde hem de ötesinde tüm ilgili taraflara ana mesajımızdır ifadelerini kullandı.
Ukrayna ve Rusya ile ek önlemler üzerinde çalışmaktayız
Gazzedeki savaş küresel dikkati Orta Doğuya kaydırırken, Ukraynadaki savaş hala şiddetli bir şekilde devam etmekte ve küresel güvenliğin temellerini sarsmaktadır diyen Yılmaz konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
Esasen hem yakın çevremizde hem de dünyada bir barış, refah ve istikrar kuşağı oluşturmak, dış politikamızın önemli bir bileşenidir. Bu amaçla, küresel ve bölgesel sorunların barışçıl çözümü için siyasi ve diplomatik kanallarımızı etkin bir şekilde kullanıyoruz. Öne çıkan kayda değer bir örnek, küresel bir gıda krizini önlemek için Ukrayna, Rusya ve Birleşmiş Milletleri bir araya getirdiğimiz Karadeniz Tahıl Girişimidir. Şu anda BM, Ukrayna ve Rusya ile ek önlemler üzerinde çalışmaktayız. Diğer taraftan, Afrika sorunlarına Afrika çözümleri ilkemiz doğrultusunda Afrika kıtasının refah ve istikrarına katkıda bulunacağız. Ancak bunu başarmak için Sudan, Libya, Somali ve başka yerlerde güvenlik ve istikrarın yeniden canlandırılmasını sağlamamız gerekmektedir. Türkiye, geniş diplomatik ağı ve siyasi kararlılığıyla, Afrika, Asya ve Latin Amerikada sorun çözücü, sistem iyileştirici ve dönüştürücü bir aktördür
"Daha adil ve hakkaniyetli bir dünya mümkündür"
Barış ve güvenliğin kalkınmanın temel direklerinden olduğunu kaydeden Yılmaz, Hepinizin bildiği gibi terörizm, ortak geleceğimizi tehdit eden, kalkınmanın ve demokrasinin önündeki küresel zorluklardan biridir. PKK, FETÖ, DEAŞ ve El Kaide gibi çok sayıda terör örgütüne karşı uzun zamandır aynı anda mücadele vermekteyiz. Tüm terör örgütlerinin kalıcı olarak ortadan kaldırılması, Türkiyenin ulusal güvenlik stratejisinin başlıca bileşenidir. Bölgemizde barışın ve güvenliğin temin edilmesi için de bu bir gerekliliktir. Terörle mücadelenin tutarlı ve uzun vadeli uluslararası işbirliği gerektirdiğinin bilincinde olarak, terörle ortak mücadelemizde, terörün tüm biçim ve tezahürlerine karşı küresel düzeyde eyleme geçilmesini teminen ön saflarda olmaya devam edeceğiz dedi.
Uganda tarafından zirve için seçtiği Ortak Küresel Refah İçin İşbirliğinin Güçlendirilmesi" temasının Türkiyenin dış ilişkilerindeki vizyonu ve arzusuyla tam olarak örtüşmekte olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, konuşmasını şu şekilde tamamladı:
Kalkınma ve insani yardımda öncü ülkelerden biri olan Türkiye, kimseyi geride bırakmama ilkesiyle bölgesi ve ötesiyle dayanışmasını sürdürecektir. BMnin kalbinde yer alan uluslararası toplumun adil, etkili ve güçlendirilmiş çok taraflılık çağrısı, Sayın Cumhurbaşkanımızın Dünya beşten büyüktür sloganından ilham almıştır. Daha adil ve hakkaniyetli bir dünya mümkündür. Sonuç olarak, sizi temin ederim ki Türkiye, Bağlantısızlar Hareketi üyelerini dünya çapında sürdürülebilir barış, istikrar ve kalkınma arayışlarında desteklemeye devam edecektir