#Siyaset |
23 Ara 2017 / Cmt 00:06
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Kudüs konusunda, BM bu kararıyla kural tanımayan, hak tanımayan, adalet tanımayan ABD yönetimine kuralı, hakkı ve adaleti öğretmiştir dedi
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Kudüs konusunda, BM bu kararıyla kural tanımayan, hak tanımayan, adalet tanımayan ABD yönetimine kuralı, hakkı ve adaleti öğretmiştir dedi.
TBMM Genel Kurulunda 2018 Merkezi Yönetim bütçe ve 2016 Kesin Hesap Kanun Tasarısı ile Sayıştay Raporları görüşmeleri devam ediyor. Hükümet adına Başbakan Yardımcıları Mehmet Şimşek ve Bekir Bozdağ konuştu. Başbakan Yardımcısı Şimşek, son 15 yıllık dönemde hükümetlerinin Türkiye ekonomisinin güçlü bir performans ortaya koyduğunu söyleyerek, ortaya koydukları reformlar ve doğru politikalar ile Türkiyenin son 15 yılda yaşanan krizlere rağmen direnç gösterdiğini ifade etti. Şimşek, Türkiyenin 2003-2016 yılları arasında ortalama yüzde 5.6 kaydederek, kriz döneminde ise yüzde 6.7 büyüdüğünü belirtti. Şimşek, 15 yıllık iktidarımız iç ve dış şoklara rağmen Cumhuriyet döneminin en güçlü büyüme performansını göstermiştir. 2020 yılında Türkiyenin satın alma gücü paritesiyle kişi başına milli geliri Avrupa Birliğinin yüzde 37 si civarındaydı. Bu sene muhtemelen yüzde 64ünü aşmış olacak. Avrupa Birliği ile biz arayı kapatmışız ifadelerini kullandı.
Ekonomik büyümenin reel olduğunu ve vatandaşa yansıdığını ifade eden Şimşek, Bu ülkede yıllık 91 bin otomobil satılıyordu. Geçen sene 757 bin otomobil satıldı. 15 yıl önce Türkiyede 3 milyon civarında beyaz eşya satılıyordu. Geçen sene 7.5 milyon beyaz eşya satılmış. 2000lı yılların başında çiftçimizin yıllık 7 bin traktör alıyordu. Geçen sene 70 bin traktör almış. Yurtdışını ziyaret eden turizm için seyahat eden vatandaş sayımız, 2003 yılında 3.4 milyon kişiydi. Geçen sene7.9 milyon, bu sene 8.5 milyon şeklinde konuştu.
Şimşek, şöyle devam etti:
2002 yılında 4.3 doların altında yaşayanların toplam nüfus içindeki oranı yüzde 30du. Bugün bu oran yüzde 1.6ya gerilemiştir. Gelir dağılımını iyileştirdik. OECD verdilerine göre 2002-2016 döneminde gelir dağılımını iyileştiren nadir ülkelerdeniz. Bu dönemde milli gelirden ücretlilerin aldığı pay yüzde 26.2den yüzde 32.7ye çıkmıştır. Hükümetlerimiz emekçiden, çalışanlardan yana net bir politik tavır koymuştur.
Şimşek, istihdama ilişkin olarak, Küresel krizden bu yana avro bölgesinde 3,5 milyona yakın istihdam oluşturmuştur. Türkiye tek başına, küresel krizden bu yana 8,3 milyon vatandaşına iş bulmuştur, 8,3 milyon. Peki, bu ülke büyümese 8,3 milyona istihdam sağlanabilir mi? Eylül itibarıyla yılbaşından bu yana 1,2 milyon vatandaşımıza iş bulduk. İstihdam artışı devam edecektir. Evet, işsizlik oranımız hâlâ yüzde 10un üzerinde ama Türkiyenin nüfusu genç, çalışma çağındaki nüfus Avrupanın 17 katı hızla artıyor, OECD ülkelerinin 3 katından daha hızlı artıyor değerlendirmesini yaptı.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiyenin her alanda büyük başarıların altına imza attığını belirterek şunları söyledi:
Bugün hem bölgesinde hem de dünyada saygın, güçlü bir aktör hâline gelmiştir. Vatandaşımız bu değişim ve gelişmeden büyük bir memnuniyet duymuştur ve bu nedenle de hükümetlerimize her seçimde büyük bir destek vermiştir. Biz de milletimizden aldığımız emaneti hep namusumuz bildik ve canımız pahasına bugüne kadar koruduk; çiğnemedik, kimseye de çiğnetmedik. Halkımızın sandıkta verdiği oya Ankarada yeni ortaklar edinmedik, birilerinin ortak olmasına da izin vermedik.
Kudüs konusuna işaret ederek, Trumpa kırmızı kart gösterildiğini ifade eden Bozdağ şunları kaydetti:
Konu daha sonra Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna taşındı. Bildiğiniz gibi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda da tarihî bir kararın altına imza atıldı; 128 Genel Kurul üyesi, ABD yönetiminin aldığı bu kararı tanımadığını, başka ülkelerin de tanımamasını ilan etti ve herkesi bu konudaki ortak tutuma destek vermeye davet etti. Tarihî bir karar, tarihî bir adım atıldı ve ABDnin kararının geçersizliği ilan edilerek bu karar âdeta yok sayıldı. BMnin bu kararı hem İslam ülkelerini ve hem de BM üyelerinin büyük bir çoğunluğunu haksızlık karşısında birleştirdiği gibi Kudüs ve Filistin meselesinin sadece Müslümanların meselesi olmadığını, bütün ülkelerin, bütün başka dinlere mensup insanların da ortak meselesi olduğunu bir kez daha dünyaya göstermiştir. BM bu kararıyla kural tanımayan, hak tanımayan, adalet tanımayan ABD yönetimine kuralı, hakkı ve adaleti öğretmiştir. Umarım ki bu eğitimden onlar da gerekli dersi alırlar ve bu yanlış adımı bir daha tekrar etmekten kaçınırlar."
Bozdağ, şöyle konuştu:
İsrailin bir devlet olarak tanınması 1949da oldu ama İsrailin bir devlet olarak başka bir devletten ilk defa özür dilemesi ise yakın bir zamanda oldu. İkisi arasındaki fark şu: Birinde Cumhuriyet Halk Partisi iktidar, birisinde ise AK Parti iktidar. Tanıyan Hükümet Cumhuriyet Halk Partisinin Hükümeti, özür dileten Hükümet de AK Parti Hükümeti. Elbette ikimizin arasında böylesi bir klas farkı olacaktır, bunu da herkesin teslim etmesi gerektiğine ben yürekten inanıyorum.
Türkiyenin PKK, KCK, PYD, YPG, FETÖ, DHKP-C ve pek çok farklı isim altındaki terör örgütüyle eş zamanlı olarak dünyada mücadele eden tek ülke olduğuna işaret eden Bozdağ, Türkiye, sadece bu terör örgütleriyle mücadele etmiyor; aynı zamanda bu terör örgütlerini kuran, kurduran her türlü lojistik desteğini sağlayan ve bu örgütlerin yularını elinde tutan, bunların arkasındaki karanlık güçlerle de amasız ve amansız kararlı bir mücadeleyi sürdürmektedir. Bundan sonra da hem terör örgütleriyle hem de onların eli kanlı teröristleriyle ve onların arkasında onlara her türlü desteği veren güçlerle kararlı bir şekilde mücadeleye devam edeceğiz. Türkiyede terör eylemi yapanlara, yaptıranlara ve onlara destek verenlere Türkiyeyi ve dünyayı dar edeceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır ifadelerini kullandı.