#Köşe Yazıları |
24 Eki 2021 / Paz 18:10
Menopoz dönemi kadınların hayatlarında aynı gebelik ya da emzirme dönemleri gibi dönüm noktalarından biridir. 50’li yaşlarda azalan östrojen üretimi ile bazı kadınlarda sıcak basması, sinirli olma durumu, depresyon, kaygı ve diğer semptomlar görülmektedir. Bu sebeplerden hem menopoz öncesi hem de menopoz döneminde vücudunuza her zamankinden daha iyi bir bakım göstermelisiniz. Bunun için ise hareketli bir yaşam tarzı, doğru beslenme alışkanlıkları, stres yönetimi, kaliteli uyku en önemli maddelerdendir.
Menopoz dönemine girildikten sonra östrojenin azalması ile kemik kayıpları artmakta, bu nedenle diyetle yeterli kalsiyum alımına dikkat edilmelidir. Bunun için kalsiyumdan zengin yiyecekleri ve günde 2-4 porsiyon süt ve ürünlerini tüketmelisiniz. Günlük tüketeceğiniz 1 su bardağı süt ile 2 kase yoğurt veya 2 dilim peynirle yeterli kalsiyum miktarını sağlayabilirsiniz.
Yine bu dönemde en önemli besin bileşenlerinden biri ise yeterli miktarda demir alımıdır. Demir; kırmızı et, tavuk, balık, yumurta, yeşil yapraklı sebzelerde bol miktarda bulunur. Günde en az 3 porsiyon demirden zengin besinleri beslenmenize entegre etmeyi unutmamalısınız. Bir diğer önemli husus ise D vitamini seviyeleridir. D vitamini seviyelerinizi kontrol ettirmeli yetersizlik durumu söz konusu ise gerekli takviyeleri edinmelisiniz.
Yapılan son çalışmaların verilerinde depresyonun özellikle pandemi süreci ile birlikte daha fazla arttığı yönündedir. Bulgular daha yüksek miktarlarda lif tüketiminin premenopoz yani menopoz öncesi dönemdeki depresyon riskini düşürmede etkili olduğunu belirtmektedir. Tam tahıllı ekmekler, kuru baklagiller, taze meyve ve sebzeler lif oranı yüksek besinlerdendir.
Menopoz dönemi öncesi ve sonrasında; sağlıklı bir beslenme planı oluşturmalı, kafein alımına dikkat etmeli, fiziksel olarak daha aktif olmalı, stres ve kaygıdan uzak daha pozitif ve eğlenceli aktiviteler edinmeye çalışmalısınız. Sağlıcakla kalın.
Dyt. Gülşen EROĞLU