#Ekonomi | İHA
12 Ara 2023 / Sal 12:26
KPMG Türkiye, 5incisini hazırladığı yıllık KPMG Perspektifinden Birleşme ve Satın Alma Trendleri raporunun 2023 yılının ilk 11 ayını kapsayan sonuçlarını duyurdu. Sonuçlara göre, Türkiyede birleşme ve satın alma işlem hacminde düşüş yaşansa da işlem sayısında rekor bir artış görüldü.
KPMG Türkiye, KPMG Perspektifinden Birleşme ve Satın Alma Trendleri 2023 raporunun ilk 11 ayını kapsayan sonuçlarını duyurdu. Şirketin KPMG Perspektifinden Birleşme ve Satın Alma Trendleri 2023 raporunda yer alan 2023 verilerinin ilk 11 ay değerlendirilmesine göre, dünyada satın alma ve birleşme işlemleri hacmi 2022 yılının 11 ayında 3,2 trilyon dolar seviyesindeyken 2023 yılının ilk 11 ayında 2,4 trilyon dolarla sınırlı kaldı. İşlem adetleri açısından ise 2022 yılının ilk 11 ayında yaklaşık 54 bin işlem gerçekleşirken 2023 yılının ilk 11 ayında yaklaşık 51 bin işlem gerçekleşti.
Türkiyede değeri açıklanan işlemler dikkate alındığında 2023 Kasım sonu itibarıyla işlem hacimleri düşerken aynı dönemde gerçekleşen 486 işlem ile 2023 yılı işlem sayısında rekor bir yıl oldu. 2023 yılında aynı dönem itibarıyla açıklanan işlemlerin toplam işlem hacmi ise 2,7 milyar dolar olarak gerçekleşti. Değeri açıklanmayan işlemlerle birlikte tahmini toplam işlem hacminin ise geçen yılın aynı dönemine kıyasla yaklaşık 1 milyar dolar artış göstererek 2023 yılı için 7,3 milyar dolar olarak gerçekleştiği tahmin ediliyor.
2024 yılı için iyimser beklentilerini koruyan şirket; teknoloji, medya ve telekomünikasyon, enerji ve endüstriyel üretim sektörlerine olan ilgi ile beraber hem işlem hacminin hem de işlem adetlerinin artmasını bekliyor.
Rapora göre; 2023ün ana gündemi, küresel ölçekte yüksek enflasyon ve faiz ortamı, devam eden Rusya - Ukrayna savaşı ve Orta Doğuda yükselen jeopolitik gerginlik olurken, Türkiye özelinde ise 6 Şubat depremleri ve yılın 2nci çeyreğinde geride bıraktığımız genel seçimler oldu.
Raporda; genel seçimlerin geride kalması, ekonomideki kritik pozisyonlara yapılan güçlü atamalar sonucunda oluşturulan güven ortamının sürdürülmesi ile birlikte 2024 yılı için istihdam artışı ve yatırım çekme çabaları ön plana çıktı. Ekonomik reform politikaları ve özel sektördeki gelişmeler, ekonominin canlanmasına yönelik temel odak noktalarını oluşturuyor ve bu doğrultuda önümüzdeki dönemde birleşme ve satın alma aktivitelerinde önemli bir iyileşme ve canlanma bekleniyor.
İlk 11 aylık performans, Türkiyede birleşme ve satın alma aktivitelerinin 2023 yılında artış gösterdiğine ve piyasanın dinamik bir yapıda olduğuna işaret ediyor
Açıklanan bilgilere göre; 2023 yılında Türkiyedeki birleşme ve satın alma işlemlerinin genel görünümü Kasım ayı sonu itibarıyla toplam işlem adedi bazında geçen yılın ilk 11 ayında 205 olurken bu yıl aynı dönemde 486ye ulaştı. Açıklanan işlem hacmi 2,7 milyar dolar ile geçen yılın altında kalmış olsa da değeri açıklanmayan işlemlerin şirket tarafından yapılan tahminler ve değerlendirmeler sonucunda 7,3 milyar dolara ulaştığı ve böylece geçen seneyi de geride bıraktığı tahmin ediliyor.
Dünyada ise satın alma ve birleşme işlemleri hacmi 2022 yılının 11 ayında 3,2 trilyon dolar seviyesindeyken 2023 yılının ilk 11 ayında 2,4 trilyon dolarla sınırlı kaldı. İşlem adetleri açısından 2022 yılının ilk 11 ayında yaklaşık 54 bin işlem gerçekleşirken 2023 yılının ilk 11 ayında yaklaşık 51 bin işlem gerçekleşti.
Geçtiğimiz yıl Türk Telekomun yüzde 55 oranındaki hissesinin Türkiye Varlık Fonu tarafından 1 milyar 650 milyon dolar bedelle satın alınması tek mega işlem olmuştu. 2023 yılının ilk 11 ayında ise milyar dolar seviyesinin üzerinde bir mega işlem gerçekleşmedi. Buna karşılık ilk 10 işlemde açıklanan 8 işlemin 4ü ile enerji ve 4ü ile de endüstriyel üretim ve otomotiv sektörleri öne çıktı.
TOFAŞın, Stellantis Otomotivi satın alımı 439,1 milyon dolar işlem bedeli ile 2023ün değeri açıklanan en büyük işlemi oldu
Rapora göre, bu yılın en dikkat çeken işlemi, TOFAŞın Stellantis Otomotiv Pazarlamayı 439,1 milyon dolar bedel ile satın alması oldu. Bu stratejik satın alma, Türkiyenin Avrupa otomotiv sektöründeki konumunu güçlendirirken TOFAŞın üretim kapasitesine ve Ar-Ge operasyonlarına önemli bir katkı sağladı. Endüstriyel üretim ve otomotiv sektöründeki diğer büyük işlemlere bakıldığında, İngiltere kökenli Volexin Murat Kablonun hisselerinin tamamını 195,8 milyon dolara satın alması dikkat çekerken ABD merkezli Univar Solutionsın Kale Kimyanın hisselerinin tamamını 143,6 milyon dolara satın alması da Türkiyeye olan stratejik yatırımcı iştahının devamlılığını kanıtlar nitelikteydi.
İşlem adedi bazında TMT sektörü 228 işlemle ilk sırada yer aldı
2023 yılının ilk 11 ayında TMT (teknoloji, medya, telekomünikasyon) sektöründe gerçekleşen 228 işlem göze çarptı. Bunu 58 işlemle endüstriyel üretim ve otomotiv sektörü takip etti. İşlem hacmi bazında da endüstriyel üretim ve otomotiv sektörü ile enerji sektörü birer milyar dolarlık işlem hacmi ile öne çıktı.
ABD ve Birleşik Krallık, ilk 11 ay içinde Türkiyeye en çok yatırım yapan iki ülke oldu
2023ün ilk 11 ayı içerisinde sırasıyla ABD 18, Birleşik Krallık 15 ve Almanya 10 işlem adediyle yabancı yatırımlarda öne çıkan ilk 3 ülke oldu. Açıklanan işlem büyüklükleri dikkate alındığında ise sırasıyla ABD, Tataristan ve Birleşik Krallık ilk üç sıradaki ülkeler olarak öne çıktı. Yabancı yatırımcıların gerçekleştirdiği 94 işlemin toplam açıklanan işlem hacmi 1,2 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Türkiye, girişim sermayesi fonlarının ilgi odağı haline geldi
Finansal yatırımcı işlemleri incelendiğinde işlem hacmi bazında düşüş gözlemlenirken işlem sayısındaki büyük artış özellikle girişim sermayesi fonları tarafından start-up ekosistemine olan desteği kanıtlar nitelikteydi. Finansal yatırımcılar toplamda 292 milyon dolar işlem hacmi yaratırken yeni girişimlere yapılan küçük ölçekli yatırımlar, bu alanda Türkiyenin geleceğine olan güveni ortaya koydu.
2024 yılı için beklentiler olumlu yönde
KPMG Türkiye Birleşme ve Satın Alma Hizmetleri Lideri Özge İlhan 2024 yılına ilişkin beklentiler hakkında şunları söyledi: 2023 yılı tüm dünyada yüksek enflasyonla mücadele yılı olarak tarihe geçti. Birçok merkez bankası uyguladıkları parasal sıkılaşma politikalarıyla finansmana erişimi zorlaştırırken devam etmekte olan Rusya - Ukrayna savaşı ve Orta Doğuda tırmanan gerginlikler, yatırımcıların risk iştahını önemli ölçüde azalttı. Buna karşın stratejik yatırımcılar Türkiyede bu yıl da özellikle enerji, endüstriyel üretim ve otomotiv sektörlerinde önemli satın almalar gerçekleştirdi. Diğer yandan girişim sermayesi fonları da hacim bazında düşük ancak işlem adedinde rekor seviyelerle yatırım gerçekleştirerek Türkiyedeki girişim ekosistemine olan güvenin devam ettiğini gösterdi dedi.
Start-up ekosistemine yatırımların arttığına dikkat çeken Özge İlhan, İşlem adedindeki artışın daha çok start-up ekosistemine yapıldığını görüyoruz. Yatırım miktarları, ortalama işlem hacimleri daha düşük olsa da start-up ekosistemine bir güven olduğunu gösteriyor. Geçtiğimiz sene 205 olan işlem sayısı bu yıl 485 oldu. Bu yatırımları Türkiyenin geleceğine yapılan yatırımlar olarak görüyoruz ifadelerini kullandı.