#Bursa |
15 Ara 2017 / Cum 09:34
Türkiyede her yıl 45 bin kişinin hava kirliliği sebebi ile hayatını kaybettiğini ifade eden Göğüs Hastalıkları Uz
Türkiyede her yıl 45 bin kişinin hava kirliliği sebebi ile hayatını kaybettiğini ifade eden Göğüs Hastalıkları Uz. Dr. Tekin Atak, bu sayının dünyada ise 3 milyonu bulduğunu söyledi.
Her geçen gün artan çevre sorunlarının başında gelen hava kirliliği, geleceğin dünyasını ciddi bir şekilde tehdit ederek, ekolojik tehlikelerle karşı karşıya bırakıyor. Yapılan araştırmalara göre, hava kirliliği çok önemli bir kanser sebebi ve yine kansere bağlı ölümlerin de başında geliyor.
hava kirliliğinin başta akciğer olmak üzere çok çeşitli organlar için kanserojen tehdit olduğunu ifade eden VM Medical Park Bursa Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uz. Dr. Tekin Atak, Ayrıca kirli hava, insanlarda solunum yolu hastalıklarının artmasına da sebep olmaktadır. İç ortam hava kirliliği, özellikle savunma sistemi henüz gelişmemiş olan bebeklerde ve çocuklarda üst ve alt solunum yolu hastalıkları ile zatürreye sebep olabilir. Çocuklardan sonra hava kirliliğinden en çok kadınlar etkilenmektedir. Hava kirliliği tüm canlıları ilgilendiren ciddi bir problemdir. Genel olarak insanların yapmış olduğu faaliyetler sonucunda hava kirliliği oluşmaktadır. Normalde soluduğumuz havanın yüzde 78i azot, yüzde 21i oksijen ve diğer gazlar bulunmaktadır. Kullanmış olduğumuz tüm taşıtlar, termik santraller, sanayi ve evlerde kullanılan yakıtlar hava kirliliğine sebep olmaktadır dedi.
Dünyada yaklaşık 3 milyon kişi, hava kirliliği sebebiyle hayatını kaybettiğini ifade eden Atak, Türkiyede bu rakam ise her yıl 45 bin civarındadır. 2017 yılı verilerine baktığımız zaman, partikül madde 10 diye adlandırılan kirlilik düzeyi tüm Türkiye ortalamasında Rize hariç tüm illerimiz sınır değerin üzerindedir. Bu; sağlığımız açısından ciddi risk oluşturmaktadır. Mümkün ise tüm taşıtların elektrikli hale dönüştürülmesi, kaliteli yakıt kullanılmalı ve termik santrallerden vazgeçilmelidir. Zorunlu ise baca filtrelerinin iyi olması ve kontrolünün sürekli sağlanması gerekmektedir dedi.